Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Berthe G. Gaulis

Berthe G. GaulisÇankaya Akşamları yazarı
Yazar
8.2/10
6 Kişi
51
Okunma
1
Beğeni
1.596
Görüntülenme

Berthe G. Gaulis Gönderileri

Berthe G. Gaulis kitaplarını, Berthe G. Gaulis sözleri ve alıntılarını, Berthe G. Gaulis yazarlarını, Berthe G. Gaulis yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türklerin bir kısmı, hanedandan birkaç kişi, ulema sınıfından birkaç şahsiyet ve ingiliz parası almaktan mutluluk duyan bazı maceracılar bir yana bırakılırsa, Müslüman Türkiye'nin geriye kalan büyük çoğunluğu ve ordu açıkça milliyetçi idiler.
Yaşlanmış Türkiye denilince akla padişah gelir. Kâh zayıf kâh güçlü, bazen müstebit, bazen de beceriksiz olan Vahdettin siyasî görüşü yetersiz olduğundan tamamıyla bir kadın, Sadrazam Damat Ferit Paşa ile evli olan kız kardeşi Mediha Sultan tarafından idare edilmekteydi. Damat Ferit ise ingiltere'nin adamı, İngiliz mandasının hararetli bir taraflısıydı. Harbiye Nazırı Süleyman Şefik ise çok muhteris ve cahil, Dahiliye Nazırı Adil Bey keza Đngiliz yanlısıydı. Bunların oluşturduğu triumvirat (üçlü idare), padişahla beraber, İngiltere Yüksek Komiserliği'nce geniş ölçüde finanse ediliyordu.
Reklam
Damat Ferit ise İngiltere'nin adamı, İngiliz mandasının hararetli bir taraflısıydı.
Yaşlanmış Türkiye denilince akla padişah gelir. Kâh zayıf kâh güçlü, bazen müstebit, bazen de beceriksiz olan Vahdettin siyasî görüşü yetersiz olduğundan tamamıyla bir kadın, Sadrazam Damat Ferit Paşa ile evli olan kız kardeşi Mediha Sultan tarafından idare edilmekteydi.
İngiltere dış faaliyeti bütün dünyayı kaplayan tek devlettir, sizler ise ufak işlerle uğraşıyorsunuz.'' Güçlü bir haber alma servisinin sağladığı bilgiler sayesinde ingiltere durumu çok iyi değerlendiriyor, Türk milliyetçiliğinin uyanmasını dikkatle izliyor, karşısında yenilenmiş, teşkilatlanmış bir Türkiye görmek istemiyordu.
Türk lokallerinde ise Fransızlara, ''Artık sizinle yapabileceğimiz bir şey kalmadı, biz Đngiltere'yi karşımıza alırsak kimimizi satın alır, kimimizi korkutur, sonunda hepimizi kendisine kul eder'' deniyordu
Reklam
Bununla beraber, ilk anlaşmazlık da ortaya çıktı. Türkler hiç beklemedikleri bu sonucu hızla benimsediler ve buna o kadar alıştılar ki, bundan sonra onu azaltacak her şeye karşı çıktılar. ''Millî Teşkilât'' bu hayal kırıklığından doğdu. Biraz sonra da memleketin gençleri ''Müttefikler, silâhları bırakalım diye bizi aldattılar, aslında bizi mahvetmek istiyorlar''
30 Ekim 1918'de, barışın ilk basamağı olan mütareke, Limni Adası'ndaki Mondros koyunda demirli ''Superb'' adındaki İngiliz zırhlısında, Babıâli'nin murahhasları ile Müttefik devletler silahlı kuvvetlerinin temsilcisi Amiral Calthorpe arasında imzalanmıştı.
1919 Eylül'ünde İstanbul'un dünya ile bağlantısı kesilmiş gibiydi
Aklı başında olanlarsa sadece, bu durumu kabul etmeyen ve göze görünür bir biçimde ağır, fakat inatçı bir direniş gösteren, dövüşmeye alışık bir milletin milliyetçi askerleriydi. ''Acaba milliyetçi olmayan askerler de var mı?" diye sorduğumda, "Hayır yoktur. Türk ordusunun tamamı millî kurtuluş hareketinden yanadır'' cevabını verdiler.
118 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.