Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

C.W.C. Oman

Ok, Balta ve Mancınık yazarı
Yazar
7.6/10
18 Kişi
52
Okunma
2
Beğeni
789
Görüntülenme

C.W.C. Oman Sözleri ve Alıntıları

C.W.C. Oman sözleri ve alıntılarını, C.W.C. Oman kitap alıntılarını, C.W.C. Oman en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atlının Son Direnişi
Zırhlı atlı, kargılı flanksı yaramadığını, öldürücü okların atıldığı safa yaklaşamadığını gördü, ancak atlı askere savaşta en şerefli unvanı veren eski gelenek, aslında günü geçmiş olan süvariyi bir sonraki yüzyıla taşıyacak kadar güçlüydü. Ortaçağ hayatı ve fikirleriyle çok yakından bağlantılı olan bir sistem, bir ya da yirmi felaketle yok edilemezdi.
Sayfa 75
Sonuç
Feodal şövalyenin yıkılmasında başrol İsviçre kargıcısı ve İngiliz okçusuna atfedilirken, aynı işin eşzamanlı olarak Avrupa'nın diğer bölgelerinde başka yöntemlerle gerçekleştirilmekte olduğunu unutmamalıyız.
Sayfa 117
Reklam
Leon'un "Türkler"e direnme konusunda tavsiye ettiği yöntem batıdaki devletlere karşı uygulanan yöntemden her bakımdan farklıdır. Türk ordusu mızrak ve pala taşıyan, zafer içinse oklarına güvenen sayısız hafif atlı askeri çetelerden oluşuyordu. Taktikleri aslında Attila'nın taktiklerinin aynısı, Alp Arslan ve Batu Han'ın taktiklerinin habercisiydi.
Sayfa 37
Bizanslılar ve Düşmanları
Türk ordusu mızrak ve pala taşıyan, zafer içinse oklarına güvenen sayısız hafif atlı askeri çetelerden oluşuyordu. Taktikleri aslında Atilla'nın taktiklerinin aynısı, Alp Arslan ve Batu Han'nın taktiklerinin habercisiydi. Türkler, " her türlü pusu ve manevraya yatkın" keşif kollarını yerleştirirken de çok dikkatli oldukları için süpriz saldırılarla nadiren karşılaşıyor, hatta hiç karşılaşmıyorlardı. Ne var ki eşit konumda ve açık alanda yapılan bir savaşta, onlara hemen yaklaşması ve uzaktan karşılıklı ok atışına girmemesi tavsiye edilen Bizans ağır süvarisi tarafından alaşağı edilebiliyorlardı. Düzenli piyadeyi yaramıyor aslında piyadeye saldırmaktan kaçınıyorlardı, çünkü Bizans yaya okçularının yayları onların kısa silahlarına kıyasla daha uzun menzilliydi. Dolayısıyla bu yaya okçular, düşman atlarını önceden vurabiliyorlardı. Türklerin üzerlerindeki zırhlar atlarını değil sadece kendi vücutlarını koruduğu için bir anda atsız yani tamamiyle çaresiz durumda kalabiliyorlarladı. Bozkır göçebesi asla kendi ayakları üzerinde savaşma alışkanlığı edinememiştir. Dolayısıyla Türklerle atsız savaşmak tercih ediliyordu; ancak, hızlı toparlanabildikleri için takip sırasında daima dikkatli olmak ve askerlerin kaçmasına izin vermemek gerekiyordu.
Dan Savaş Baltası
Muazzam büyüklükte tek ağızlı bir başı ve yaklaşık 150 cm uzunluğunda bir sapı olan uzun Dan savaşı baltasıyla silahlanmışlardı. Bu balta at üzerinde kullanılamayacak kadar ağırdı ve iki elle kavranması gerektiği için de yüz yüze çatışmada kalkan kullanımını imkansızlaştırıyordu. Ne var ki bu silahla indirilen darbeler müthiş etkili oluyordu. Karşısında durabilecek herhangi bir kalkan ya da zırh yoktu. Hasting Savaşında görüldüğü gibi bir vuruşta bir atın başını kesip atabiliyordu.
Sayfa 31
Bizans'ın ihtişamı 1071' de yapılan Malazgirt Savaşı'yla sona erdi. Bu savaşa Romanos Diogenes'in aceleciği Asya thema'larındaki güçlerin Alp Arslan'ın okçuları tarafından yok edilmesine yol açtı. Asyalı soyluların feodal hizbinin adayı olan İsaakios Komnenos'un yükselişiyle belirginleşen merkezi çürüme, ordunun güçten düşmesine neden olmuş olabilir. Ancak ölümcül sonuca yol açan Malazgirt oldu, çünkü Anadolu'nun içlerindeki thema'ları Selçuklu Türkleri tarafından işgal edilince, imparatorluğun asker kaynağı olan ve beş yüz yıldır doğu ordusunun çekirdeğini oluşturan yiğit İsaurialıların ve Ermenilerin toprakları imparatorluktan  koptu.
Reklam
Macaristan - Osmanlı
Osmanlı sultanlarının en korkulu düşmanı Macaristan idi. Macar kralları, Balkan Hıristiyanlığının tamamını Türklere karşı birleştirecek yerde, Sırpları ve Bulgarları Roma Katolikliğine kazanmaya çalışıyorlardı. Macaristanın askeri örgütlenmesi Türklerle başa çıkmaya uygundu. Bütün Avrupa uluslar içinde sadece Macaristan atlı okçulardan oluşan bir güce sahipti.
Taktik bakımından Hunlar Alp Arslan'ın Cengiz'in ve Timur'un ardındaki yığınların prototipleriydi. Attila'nın safları içinde Hunlarla harmanlayan pek çok tabi Germen kabilesi de Heruller ve Gepidler, Scyri, Lombordlar ve Rügler hem hız hem de savaş tarzı bakımından Gotlara benzer.
Sayfa 20
Bannockburn 1314
[Bannockburn (1314) aslında bu genel kurala dikkat çekici bir istisna oluşturur. Ne var ki bu savaşın sonucu, Falkirk taktiklerinin bir kenara atılmasından değil, II. Edward'in yönettiği bir seferden bekleneceği gibi, yeteneksiz ve neredeyse çılgınca bir savaş yönetiminden kaynaklanmıştı. Bileşimi bakımından Wallace'inkine çok benzeyen Robert
Savaş Arabası
Bu, Rusların kendilerini süvari saldırılarından korumak için gelistirdikleri bir uygulamaydı. ilerlemekte olan orduya yük arabalanndan oluşan bir konvoy eşlik ederdi; yaklaşan bir düşman kuvveti keşfedildiği anda arabalar hızla bir çember oluştururlardı. Rus prensleri, goliaigorod yani yürüyen kale dedikleri bu yapıyı eskiden beri kullanıyorlardı. Zizka, bu sistemi dağlik Bohemya da kullanmak için benimsedi. Önceleri köylerden bulduğu arabaları kullandıysa da, daha sonra, topları taşıyan, kanca ve zincirlerle birbirine bağlanan özel araçlar yaptırdı.]| Bu savaş arabalarının, bir kez yerleştirildikten sonra, süvari hücumlarına yol vermeyeceği açıkt. Zırhlı şövalye, saldırısı ne kadar güçlü olursa olsun, meşe kalasları ve demirden bağlantiları geçemezdi. Husçuların korktuğu en büyük sey Germen atlılarının saldırısıydi ve buna direnmenin yolu bulunduktan sonra Savaş yarı yarıya kazanılmış demekti. Germen piyadesini ise zaten ayrıntılı bir hazırlık yapmadan halledebilecek güçteydiler.
88 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.