İnsanlar acımasız olarak doğmuyor. Her katil bir zamanlar bebekti. Her cani bir annenin kucağında büyüdü. Hiçbir insan nefretle doğmuyor , nefretle açmıyor gözlerini dünyaya. Öğreniyorlar. Acımasızlık, nefret nasıl öğrenilir diye sorguluyor insan , biliyorum. Sevgisizlik. Sevgisizlik insanın ilk öğretmenidir. Sevgisizlik insana bir tokat atar ; o tokat ya ezer, evcilleştirir insanı ya da bir canavara dönüştürür. Bizi sevgisiz bırakanlar , o sevgisizliğin tokadıyla yere çalanlar ; bir zamanlar aynı tokadın çemberinden geçip canavara dönüşenlerdir.
Süveyda 1 - Canhıraş konu olarak ana karakterimiz olan Kayranın henüz on dokuz yaşındayken hayatının son üç yılında yaşanan değişiklikler ve travmalar ile yaşamının bir anda değişimini ve tepetaklak oluşunu okumaktayız.
Kitabı okurken başlarda bir beklentim yoktu, hatta dürüst olmak gerekirse ilk yüz sayfada biraz
kitap tamamen textinglerden olusuyor. kibritle beraber okunmasa okurken çok yüzeysel kalır. ben cemal'in tavsiye ettiği gibi Türkiye'de bir ilk olan kitapları çapraz okumayla okudum. ancak o zaman olaylar yüzeysel kalmıyor. yani önce bu kitabı okuyup bitirirseniz kafanızda birçok olayı oturtamazsınız. kitabın bir finali yok o yüzden herhangi bir şey içermiyor sadece kibriti okusanız da olur.
''Sevgili çocukluğum, sana hayal kırıklıklarını hediye ediyorum. Bu kitap senin için... Artık büyüdün.''
Kitabı açtığınızda bu cümle karşılıyor sizleri... Cümleyi okur okumaz gözlerim buğulandı. Dakikalar geçti ama ben bir türlü sayfayı değiştiremedim.
Kitap için herkes okumalı diyemem. Bunun nedeni bencilliğim. Ama yine de