Cenk Özbay

Cenk ÖzbayEşcinsel Kadınlar author
Author
Compiler
9.4/10
4 People
33
Reads
1
Likes
1,592
Views

Cenk Özbay Posts

You can find Cenk Özbay books, Cenk Özbay quotes and quotes, Cenk Özbay authors, Cenk Özbay reviews and reviews on 1000Kitap.
Medyanın ne menem bir gerçeklik yarattığı ve kişileri nelere inandırdığı sorusu 1950'lerden itibaren bu iki çerçevede de sorgulanır. Roland Barthes (1990) her görsel imajın mitolojik düzlemde anlam ifade ettiğini söyler. Örneğin bir popüler derginin kapağında yayımlanan genç siyah bir askerin Fransız bayrağını selamladığı fotoğrafın anlamı Fransa tarihine, ülkenin emperyalist geçmişine ve o tarihte yaşadığı sıkıntılara atıfta bulunmuş olur. Barthes'a göre burjuva toplumlarda, ulus-devlete ve tüketime dair mitolojiler medya marifetiyle bu şekilde üretilir. Burjuva ideolojisi, anonim bir şekilde ve sık sık kişilerin gündelik hayatlarına uzanır ama kendini önemsizmiş gibi saklar; böylece normalleşir ve doğallaşır.
Hastalık Anlatıları
Kanserin genetik, çevresel koşullar ve yaşam tarzı gibi çoğu zaman birden çok sebebi olsa da, doktorlar akciğer kanserli hastalarının sigara içmesini, sindirim sisteminde kanser olan hastaların hazır gıdaları sıklıkla tüketmesini hastalığın başlıca sebepleri olarak gösteriyor. Oysa kanserli hasta sayısının artması, 1980'lerden itibaren neoliberalleşme (sosyal devlet anlayışının terk edilmesi ve toplumsal ve ekonomik eşitsizliğin artması), kitlesel göçler, hızlı ve plansız kentleşme ve sanayileşmeyle de yakından ilgili. Bu sırada halk sağlığının tıp alanında önemini büyük ölçüde yitirmiş olması ve sağlığın bireysel bir mesuliyet olarak görülmesi de tıbbın bu olumsuz koşullan incelemesini engellemiştir.
Sayfa 125 - MetisKitabı okudu
Reklam
"Aşk, aşktır. Kimden hoşlandığın önemli değil. Önemli olan, mutlu olmak."
...toplumun bize dayattığı bazı roller var. kadınların makyaj yapmalarını, küpe takmalarını, uzun saçlı olmalarını bekliyorlar. Toplumsal kadınlık bekliyorlar sizden. Erkeklere kendinizi be­ğendirmek için de bir ön koşul. Hemcinslerinizle rekabet içindesiniz bu açıdan. Biz lezbiyenler olarak o rekabette zaten yokuz. Topuklu ayakkabı örneğini alalım. Topuklu ayakkabı, hiç rahat bir şey değil, ben giyemiyo­rum, giymek zorunda olsam bana işkence gibi gelecek. Ben bunu niye giyeyim? Giymiyorum ve çekiliyorum. Toplumsal kadınlığımdan bir şey kay­betmiş oluyorum böylece. Bu şekilde listeyi kabartabilirsiniz. Sonuç olarak toplumsal kadınlık sembollerini üzerimden atmış durumdayım. Bu beni er­kekliğe yaklaştırıyorsa bazılarının gözünde, ben erkekliğe yakınım. Ama ben hiç öyle hissetmedim.
Sayfa 262Kitabı okudu
Bunun arkasında durmak zorundasın. Buna sahip çıkmak zorundasın. Bir buçuk sene önceki depresyon ve intihar teşebbüsüm benim dibe vuruşumdu. Orada ya ölecektim ya dışarı çıkacaktım. Şimdi yukarı doğru çıkıyorum. O yüzden güçlüyüm. Artık düşmeme imkan yok. Yaşadıklarımın arkasındayım bugün. Ailem benim bir gün değişeceğimi, 'düzeleceğimi' düşünüyor, bunu düşünmek istiyor. Ama bu benim hayatım. Değişmeyeceğim.
Reklam
Ne güzel anlatmış...
Amerikalı kadın şair Sylvia Plath mükemmel kadını "ölü kadın" olarak gö­rür. Kadınların "kadın" olabilmek için ölmeleri ve ardından kendilerini kültür tarafından tariflenmiş bir kadınlık imajı içinde baştan yaratmaları gerekti­ğini söyler. Ben de katılıyorum ona, kadınlık doğulan bir durumdan çok öğ­renilen bir durum; konuşmayı öğrenmek gibi bakarak, dinleyerek ve taklit ederek ... Ama bu öğrenme diğer öğrenmelerde olduğu gibi size bir şey kat­maz, aksine eksilmenizi bekler, ta ki yaşayan, soluyan, hisleri olan bir var­lıktan kuru, donuk bir imaja dönüşünceye kadar.
66 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.