Dostluk uygulaması düzeyinde, benim sevgim nihai neden olarak dostum ile bağıntılıdır. Fakat varlık düzeyinde alındığında, benim sevmek yetim dostuma bağımlı değildir, fakat "Saf Fiil" olan bir "İlk İyi" ye bağımlıdır.
İnsanın ilmi ne denli büyük olursa olsun, Tanrı'ya kendi olanaklarıyla ulaşması olanaksızdır, fakat Tanrı için kendi sevgisine yanıt veren tüm insanları kurtarmak olanaklıdır.
Tanrı manevi yolda çaba sarfedenlerin tümünü temaşaya ulaştırmaz. Böyle olmasının nedenini Tanrı'nın kendisi bilmektedir. (...)Temaşa, aslında, bizim tercihimize bağlı değildir.
Buğday tanesinin toprakta ölmesi gerekir, aynı şekilde hidayetin (kalpteki nurların) artışı da psikolojik benliğin -hatta kimi kez dünya yaşamının - terkedilmesine yol açar.
Astronomi bizi yalnızca göksel mekanik hakkında bilgilendirir. Ancak bu, yüzeyde kalmaktır. Yıldızlar alemi anlamlarla doludur. Ve tespit edilmesi gereken şey de bu anlamlardır.
Şayet, ben kendimin özgün "iyi"si olamıyorsam, bu ben noksanım (mükemmel değilim) demektir. Ben sevgilerimin kaynağıyım, fakat bende bir sevmek yetisinin bulunmasının nedeni ben değilim.
Bilgeliğe ulaşmak için, yani temaşa halinde yaşamak için, insanın halihazırdaki kendisini pzişizmine, egoizmine ve maddesel tutkularına mıhlayan durumu ile mücadele etmesi gerekir