Cihangir Akşit 1953 yılında İstanbul’da doğdu. 1984'de kurmay oldu. Tümen komutanlığı dahil her seviyede kıt'a komutanlığı yaptı. Uzun yıllar ulusal ve üst düzey uluslararası karargâh görevlerinde bulundu. 2008 yılında emekli oldu. Ardından T.C.ni temsilen üç yıllığına Brüksel'de bulunan NATO'nun en üst düzey yöneticilik görevlerinden birisi olan Nato Standardizasyon Ajansı'nın Direktörlüğüne getirildi ve bu görevi, uluslararası oylama sonucu oybirliğiyle bir yıl daha uzatıldı. "Uluslararası Güvenlik Stratejileri" alanında doktora yapan Akşit, Harbokulu Resim ve Seramik atelyesinin de ilk kurucusudur ve üç kişisel yağlıboya sergisi açmıştır. Akşit’in; ilk romanı 2009'da Doğan Kitap tarafından basılıp yayınlanan "Sarı Sessizlik-1914" dür. Bunun ardından 2009'da "Çiğiltepe" ve 2011 yılında da "Savruluş-Kore" olmak üzere toplam üç romanı da Doğan Kitap tarafından yayınlanmıştır.
"Yasamak; sevgi içinde, yürümenín, ağlamanın, nefes almanın, yive bilmenin, koklayabilmenin, soluk almanın ve işte bütün bunlanı başara bilen insanın kıymetini bilmektir.
Misafir subay höpürdeterek kavrulmuş nohuttan yapılmışını bile zorla bulabildikleri kahveden ilk yudumunu aldı, genç subaya döndü, onu tepeden tırnağa süzerek:
"Hey mübarek dağ, bak bakalm bana! Gelecek nesiller senin kiymetini bilir ve burada bugün olanları, sebil olan şu canları umarım hatırlarlar. Başarırsak, bunca kana ve cana mal olan bu tepenin değerini umarım anlayabilirler…”
İçinde yaşadığımı hissettiğim ikinci bir kitap daha olmadı.Yaşanmış o fedakarlıkları anlayabiileceğiniz şahane bi eser.Mutlaka okuyup okutulmalı.Tebrikler
Sarı SessizlikCihangir Akşit · Doğan Kitap · 200952 okunma
Kore'de biz aklımızı cesaretimizin önüne geçiremedik, herkes için dağlarda bayırlarda can ve kan verdik . İnşallah biraz da olsun işe yaramıştır. Ama insanlar yapılan bu fedakarlıkları anlasınlar artık.
Kuzey Kore' liler ne yazık ki bizi, kardeşleri birbirinden ayırıp ülkelerini bölenler olarak görüyordu. Bizse onları komünizmden kurtarmaya , onlara özgürlük getirmeye çalışıyorduk . Biz onlar için bu hallere düşmüştük. Kuzeyli olanlarsa direnerek buna fırsat vermemek için ölüyordu.Üstüne üstlük, anladığım kadarıyla bu komünistliği falan da seviyorlardı.
Acaba buralara hükümetimizce gönderilmeyip bıraksa mıydık bu insanları kendi hallerine? Yanlış mı yapmıştık? Yani bu hiç bilmedik diyarlarda Kuzeyliler, Güneylileri komünistleştirse miydi? Eğer bunu başarırlarsa söylendiği gibi sıra gerçekten de TÜRKİYE' ye mi gelecekti?
Gerçekten biz niye oraya gittik? Niye onca canı orada toprak ettik. Onca şehit, onca gazi bizi sömüren natoya katılabilmek, müttefikiz diye sırtımızı sıvazlayan ama her türlü pisliği yapan Amerika'nın gözüne girebilmek için miydi?
Okuduğum her sayfada Kore Savaşına bakışım değişti, her sayfada kahroldum. Vatanın için ölürsün ama başkasının vatanı için gençliğini heba eder misin, canını verir misin? Ben vermem.
SavruluşCihangir Akşit · Doğan Kitap · 201124 okunma
Kitap Yorumu // Sarı Sessizlik - Cihangir Akşit
•
•
•
Tarihine saygı duyan her Türk genci Sarıkamış Harekatı aklına geldiğinde mutlaka içi burkulmuştur. O günlerde yaşananları genç teğmen Mülazım Sacit'im ağzından anlatan belgesel niteliğinde bir kitap. Belli başlı yerlerde beni duygulandırdı ve gözlerimin yaşarmasına sebep oldu...
•
Kitabın dili bana biraz ağır geldi ama gönül rahatlığı ile her şeyi harika bir kitap diyebilirim. O kadar güzel anlatılmış ki o günlere aldı götürdü beni. Herkesin okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitap. Sarıkamış Harekatı hakkında o kadar güzel şeyler öğreniyorsunuz ki bu kitapta. Tabi ki yanında duygu patlaması da yaşıyorsunuz. Şahsen ben öyle hissettim...
•
•
Kitap o kadar harika ki alıp okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.
Sarı SessizlikCihangir Akşit · Alfa Yayınları · 201952 okunma