Clifford T. Morgan

Clifford T. MorganPsikolojiye Giriş author
Author
7.2/10
15 People
97
Reads
6
Likes
1,590
Views

Clifford T. Morgan Quotes

You can find Clifford T. Morgan quotes, Clifford T. Morgan book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Biliyor musun? Bana nasıl delirdiğimi soran olmadı. Herkes beni bir an önce akıllanmaya zorladı.
Psikoanaliz 1885 ve 1939 yılları arasında Sigmund Freud (1856-1939) tarafından ortaya atılmış ve geliştirilmiştir. Nevrotik hastalarla ilişkilerinden edindiği izlenim ve bilgilere dayanarak Freud bir tür tedavi yöntemi ve kişilik kuramı geliştirmeye çalışmıştır. “Psikoanaliz” sözcüğü esas olarak Freud'un tedavi yönte-mine verilen isim olmakla beraber, kuramına ilişkin olarak da kullanılmaktadır. Söz konusu tedavi serbest çağrışım'ı (free association) vurgular. Buna göre hasta özgürce aklına ne gelirse düşünür veya söyler. Psikoanalist, hastanın sorunlarının kaynaklarını çözümlemede ve anlamada bu serbest çağrışımları kullanır. Freud'un oldukça karmaşık olan kişilik kuramı, çoğu kez kişinin kendinin ve diğerlerinin de farkında olmadığı, bastırılmış güdülerin rolünü vurgular. Genellikle adlandırıldığı şekliyle bu bilinçaltı güdüler çeşitli şekillerde ortaya konur.
Reklam
Çocuklar yetişkinler gibi düşünmezler. Bir başka deyişle çocuklar yetişkinlerden daha ilkel bir düşünme örüntüsü gösteren küçük yetişkinler değildir. Kendilerine özgü bir dünya görüşleri vardır. Duruma bu yönden bakmak çocuğun dünyasını anlamamız bakımından çok önemlidir. Aslında kendi yaşamlarını biz yetişkinlerden çok farklı bir şekilde örgütleyen bu küçük insanlarla aynı dünyada yaşadığımızı düşünmek ilgi çekicidir.
Eğer kişi gereğinden fazla alçak gönüllü, istekli ya da şefkatli ise, aslında, karşıt duygularını saklıyor olabilir. Eğer kişi, başkalarını memnun etmek için aşırı çaba gösteriyor ise, gerçek güdü, onları memnun etmek yerine memnun etmemek korkusudur. Kişi aşırı iyi ise, insanlara duyduğu düşmanlığın karşıtını gösteriyor olabilir.
Sayfa 299Kitabı okudu
Gestalt
“Bütün (yaşantı), parçalarının (ögelerinin) toplamından fazladır”
Sayfa 20 - eğitim akademi yayıncılık
Güçsüz değilsin sadece insansın her şeyle savaşamazsın.
Reklam
Rol, belirli bir statü ya da işlevdeki kişiden beklenen davranıştır. Yüksek statülü kişilerin davranışını genellikle taklit etme eğilimini gösteririz ve onlardan gelen engellenmeleri, daha fazla olsa bile, kabulleniriz.
Sayfa 377Kitabı okudu
Önyargılar çoğunlukla ana-baba, öğretmen ve diğer önyargılı insanlardan öğrenilir. Bir kere öğrenildikten sonra, üstünlük duygusu, saldırgan duyguların ifadesi gibi gereksinimleri karşıladıkları için güç değişirler. Önyargıları besleyen bir diğer kaynak, önyargıların hedefi olan grupların olumsuz özelliklerinin seçici bir şekilde algılanmasıdır. Önyargılı kişiler ayırma yoluyla, bu tür yargıların hedefi olan grupların yeterli düzeyde eğitim görmelerini, yüksek ücretli işler bulmalarını, koşulları normal evlerde oturmalarını engelleyerek, önyargılarını doğrulayacak koşulları hazırlarlar. Ayırımın hedefi olan grupların, kendilerini baskı altında tutan gruptan nefret etmeleri, önyargının doğurduğu bir başka sonuçtur.
Sayfa 345Kitabı okudu
Kaç yaşında olduğunu bilmeseydin kaç yaşında olurdun?
Bir toplumdaki aile ve diğer gruplar, toplumun değer ve normlarını yeni bir bireye toplumsallaşma yoluyla aktarırlar. Böylece, her yeni kuşak önceki kuşağa benzer.
Sayfa 369Kitabı okudu
Reklam
Şizofreni, düşünce ve dille ilgili süreçlerde zihinsel bir bozukluktur. Şizofrenik dil bağlantıdan yoksundur, açık anlam taşımaz ve sınırları belirsizdir.
Sayfa 169Kitabı okudu
Fantazi geliştirmeye, özellikle, ergenlerde çok rastlanır. Yapılan araştırmalar, hemen hemen tüm üniversite gençliğinin, çalışarak geçirmeleri gereken zamanlarının büyük bir bölümünü tatlı hayaller kurmaya ayırdıklarını göstermiştir. Bir noktaya kadar hayal kurma, gerçeklerden geçici olarak kaçmanın zararsız bir yoludur. Ancak, yapıcı faaliyetlere çok ender olarak götürür.
Sayfa 301Kitabı okudu
Esasen duygu ve heyecanlarımız olmaksızın yaşam bir hayli de sıkıcı olurdu. Duygu ve heyecanlar yaşama renk katar; onun tuzu biberidir. Çeşitli davetlerin ve randevuların gerçekleşmesini sevinçle bekleriz; vermiş olduğumuz iyi bir söylevin doğurduğu memnuniyeti hazla hatırlarız; çocukluk günlerinin acı düş kırıklıkları bile, hatırlandığında, bir eğlence kaynağı olabilir. Diğer taraftan, şiddetli ve kolay uyarılan heyecanlar bizi zor durumda bırakabilir. Bu nitelikteki heyecanlar sağlıklı kararlar vermemizi olumsuz olarak etkiler, dostlarımızın bize düşman olmasına neden olabilir ve bizleri ateşli bir hastalık kadar perişan edebilir.
Sayfa 194Kitabı okudu
İnsanlar uyanık oldukları zamanın çoğunda düşünmektedirler; düşünmemek zor bir iştir. Okumakta olduklarınız hakkında düşünmeyi durdursanız bile, düşünceleriniz başka bir konuya, örneğin arkadaşınızla dün akşamki buluşmanıza ya da bu akşam yapacak olduklarınıza kayar. Böyle bir durumda ise hayal kuruyorsunuz demektir. Fakat, hayal kurma da bir düşünme biçimidir.
Sayfa 128Kitabı okudu
Kişiliğin biçimlenmesinde en önemli çevresel etken ailedir. Aile, özel davranımların kazanılmasında rolü olan övgü ve cezaların kaynaklandığı ve kullanıldığı başlıca ortamdır. Ayrıca, özellikle ilk çocukluk yıllarında gözleyerek öğrenme eğitimi için gerekli olan model ya da örnekleri sağlar.
Sayfa 296Kitabı okudu
99 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.