David Guterson 4 Mayıs 1956’da bir savunma avukatının oğlu olarak Seattle’da dünyaya geldi. Washington Üniversitesi’nde İngiliz Edebiyatı dalında lisans eğitimi aldıktan sonra Yaratıcı Yazarlık yüksek lisansını bitirdi. Üniversite eğitimi sırasında yazma aşkı ile tanışan yazar, geçimini sağlayabilmek için bulaşıkçılıktan keresteciliğe birçok işte çalıştı. 23 yaşında evlenerek eşi ve oğluyla Avrupa’yı gezdi. Kitaplardan uzak kalmak istemediğine karar verince Bainbridge Adası’ndaki devlet lisesinde İngilizce öğretmeni olarak çalışmaya başladı. Aynı zamanda Esquire, Sports Illustrated and Harper’s dergilerinde hikâye ve denemeleri yayımlandı. İlk kitabı The Country Ahead of Us, the Country Behind: Stories (Önümüzdeki Ülke, Arkamızdaki Ülke: Hikâyeler) 1989’da çıktı. 1992’de çocukların okul yerine evde eğitim görmesini destekleyen kitabı Family Matters: Why Homeschooling Makes Sense (Aile Önemlidir: Evde Eğitim Neden Mantıklı) adlı kitabı yayımlandı. 1994’te piyasaya çıkan romanı Snow Falling On Cedars (Ağaçların Üstüne Kar Yağıyordu) Türkçeye de çevrilen yazar, birkaç yıl sonra sinemaya da uyarlanan bu eseri ile 1995 Pen/Faulkner Ödülü’nü, 1996’da ise Guggenheim Edebiyat Ödülü’nü kazandı. 1999 yılında East of the Mountains (Dağların Yüreği), 2003’te Our Lady of the Forest (Ormandaki Kraliçemiz) ve 2008’de The Other (Öteki) adlı eserleri yayımlandı ve dilimize çevrildi. Orman, dağ, deniz gibi doğal unsurlar Guterson’un romanlarındaki bireysel ve toplumsal sorgulamalara arka plan oluşturan önemli bir unsur olarak öne çıkmaktadır. Dört çocuğu ve eşiyle Washington’da yaşamakta olan yazar, Field’s End Yazarlar Topluluğu’nun kurucularındandır.
Unvan:
Amerikan Romancı, Öykü Yazar, Şair, Gazeteci ve Deneme Yazarı.
Zijn mond stond open ook zijn ogen waren open, Maar de pillen waren verdwenen – Art zag dat zij naar binnen waren gedraaid en nu in zijn schedel keken. De bloedvaten in het wit van zijn ogen waren gebarsten er zaten twee rode ballen in zijn hoofd
Op het midden van onze levensweg bevond ik me in een donker woud Omdat ik van de rechte weg was afgedwaald. Ach, hoe moeilijk is het onder woorden te brengen hoe woest en ruw en onbegaanbaar dat woud was! Wanneer ik eraan denk slaat mij de schrik weer om het hart
( Dante )
Hayat yolumuzun ortasında, doğru yoldan saptığım için kendimi karanlık bir ormanda buldum. Ah, o ormanın ne kadar vahşi ve engebeli olduğunu kelimelere dökmek ne kadar zor! Bunu düşündüğümde yine korkuyorum
(Dante)
Ahlaki dürüstlüğü, kendi iç dünyası, iyiliği ve insanlığı keşfediyoruz her satırda
Durağan ağır ilerleyen bir eser
Yazar David Guterson, yaşamı ve yaşamında ki seçimler gibi sanırım kitaplarında da Katekterlerine seçimlerini yaşamlarda ki tercihlerin sonucu olduğunu fısıldıyor
Yaşamın durağanlığında kaybolmamak gerektiğini ve zihnimizde olan anıların silinmeyeceğini hissettiriyor. Doğa, anı, yenilenme....
(Kitabın filmi de var ilgili olanlara)
Dağların YüreğiDavid Guterson · Altın Yayınları · 20063 okunma