Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

David Spiegelhalter

Sayılarla Seks yazarı
Yazar
10.0/10
1 Kişi
14
Okunma
1
Beğeni
300
Görüntülenme

Hakkında

1953 Doğumlu David Spiegelhalter Oxford Üniversitesi mezunudur ve Cambridge Üniversitesi’nde Biyoistatistik Profesörü olarak görev yapmaktadır. Aynı zamanda Birleşik Krallık Kraliyet İstatistik Topluluğu’na da başkan olarak seçilmiştir. Klinik deneyler, grafik modelleme, istatistik yazılımları, toplum sağlığı verilerinin kıyas ve kontrolü alanlarında yazmış olduğu makaleler, ISI (Institute for Scientific Information) verilerine göre en çok alıntı yapılan bilimsel çalışmalar arasındadır.
Unvan:
Yazar
Doğum:
1953

Okurlar

1 okur beğendi.
14 okur okudu.
1 okur okuyor.
24 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bertrand Russell ve Foucault her yerde maaşallah
Hirschfeld 1903'te bir seks günlüğü tutmaya başladı, Bertrand Russell gibi konuşmacıların katıldığı cinsellik üzerine uluslara-rası konferanslar düzenledi ve sayısız kitap ve makale yayımlayarak Seksin Einstein'ı' lakabını kazandı. 1919'da Berlin'in Tiergarten bölgesinde Cinsel Araştırma Enstitüsü'nü kurdu. Bilimsel bir merkez olarak kurulan enstitü sonrasında Weimar'ın canlı eşcinsel topluluğuna tıbbi ve sosyal hizmetler veren bir klinik haline de geldi. Daha sonra Cabaret filmine uyarlanmış olan Christopher Isherwood, anıları yazıya dökülmeden önce, Isherwood Enstitüsü'nde zaman geçirmiş ve yazılarında da Hirschfeld'i sevgiyle 'şişe dibi gözlükleri, kabarık bıyığı, kaba Alman-Yahudi botlarıyla, şapşal ama ağır başlı ihtiyar bir profesör' olarak tasvir ederken, aynı zamanda 'kabilesinin kahra- mansı lideri' olarak tanımlamıştır. Hirschfeld'in bir kahraman olması şarttı. Çalıştığı alan yüksek risk taşıyordu. Sürekli tehdit ediliyordu ve buluşmalarında iki defa ciddi saldırılara uğradı. Hirschfeld cinsiyet eğilimlerinde biyolojik bir temel olduğunu iddia etti ve üçüncü cinsiyet' konseptini icat etti.
Sayfa 79 - Ayrıntı Yayınları, Bilim, 8, Çev. İ. Kabak, Cağaloğlu, İstanbul, 2015.Kitabı okudu
oral seks ve kişilik yansıması
Kinsey'in, oral seksi eğitimli insanlar tarafından yeniden keşfedilmiş, tamamıyla doğal bir aktivite olarak görmüş olmasına şaşmamalı. Yazılarında şunu söylüyor: "Biyolojik olarak doğal ve temel bir davranışa dönüşü ilk gerçekleştirenler, entelektüellikleriyle yine yüksek sınıf [eğitimli] oldu. Halbuki kanıtlar aksini iddia ediyor gibi. Öncelikle, cinsel organ ağız teması bonobo maymunları ve meyve yarasalarında görülmesine rağmen, hayvanlar aleminde pek rastlanan bir durum değil. Antik Yunan ve Roma cinsel yaşamında büyük bir rolü olduğu da söylenemez. Birkaç vazoda resmedilmiş olsa da cinsel bir keyiften ziyade aşağılayıcı bir davranış olarak görülüyordu. Popüler erotik sanat tarihinde Britanya'da 'Fransız yöntemi olarak bilinen oral seks, 1700'lü yıllara kadar tasvir edilmiyor ve 1920'lere" kadar da çok seyrek resmedilmiş. Bu, kimsenin oral seks yapmadığı anlamına gelmiyor; fakat özellikle erotik bir davranış olarak görülmemiş ve çok da yaygın değilmiş. Dönemin fiziksel hijyen standartları düşünüldünde oral seksin çok çekici olmaması mantıklı geliyor.
Sayfa 63 - Ayrıntı Yayınları, Bilim, 8, Çev. İ. Kabak, Cağaloğlu, İstanbul, 2015.Kitabı okudu
Reklam
farklı disiplinlere sirayet iyidir..
Cinsel davranışlar hakkında bilgi sahibi olmak istememiz için birçok sebep vardır. Cinsellik yaşadığımız toplumları şekillendirir: Nüfus değişimlerini araştıran nüfus bilimcileri; cinsel aktivite, doğum kontrol yöntemlerinin kullanımı ve kürtaj oranlarını kullanarak hangi bireylerde ne kadar yeni doğumun olacağını tahmin etmeye çalışır. Cinsel aktivite nüfusun cinsiyet dağılımını da şekillendirir. Doktorlar ve sağlık araştırmacıları, hastalıkların bulaşma olasılıklarını araştırmak ve şanssız kişilere yönelik sağlık hizmetlerini planlamak adına insanların neler yaşadıklarını ve hangi önlemleri aldığını bilmek isterler. Psikologlar, insanların cinsel hayat kalitesini ve hayata dair memnuniyetlerini öğrenmek isteyebilir. Psikiyatristler, akıl hastalıklarını tespit etmek ve rahatsızlıkların tedavisini yapmak, ilaç firmaları da yeni tedaviler geliştirmek ve ürün satışını gercekleştirmek ister.
Sayfa 1 - Ayrıntı Yayınları, Bilim, 8, Çev. İ. Kabak, Cağaloğlu, İstanbul, 2015.Kitabı okudu
Oscar Wilde'ın meşhur balatı.
Maguns Hirschfeld Kimdi? Gay, Yahudi, Solcu, zaman zaman travesti - kelimeyi kendi icat etti- olarak açık bir biçimde eşcinsel haklarını savunmuş olan Magnus Hirschfeld, Nazi soruşturma listesinin neredeyse tepesinde olmasına şaşırmamış olsa gerek. Buna rağmen, Mayıs 1933 yılında bir Paris sinemasında haberleri izlerken (eskiden filmler öncesi haber makaraları oynatılırdı) bir kalabalığın Berlin Seks Araştırma Enstitüsü'ne saldırdığını ve sonrasında kütüphanesini yaktığını izlediğinde kendi diliyle "kendi cenazemi izliyor gibiyim" dedi. Hirschfeld 1868 yılında saygın bir Yahudi doktor ailesinde dünyaya geldi ve 1892 yılında doktor oldu. Oscar Wilde'in ünlü davasından iki yıl önce, 1897 yılında Alman Ceza Kanunu'nun 175. Paragrafı'nın kaldırılması için başarısız bir kampanya başlattı. Bu kanun, 1871 yılından beri eşcinsel davranışları yasadışı ilan ediyordu. Hirschfeld'in 'Bilimsel İnsani Komitesi (Scientific Hu- manitarian Commitee)' Reichstag'da konunun defalarca gündeme gelmesini sağlamış olsa da istedikleri neticeyi alamadı. Yasa ne Batı ne de Doğu Almanya'da 1960'ların sonuna kadar kaldırılmadı.
Sayfa 78 - Ayrıntı Yayınları, Bilim, 8, Çev. İ. Kabak, Cağaloğlu, İstanbul, 2015.Kitabı okudu
Cinsel davranışlarımızın hayatımıza ciddi bir etkisi var: toplumun bize bakış açışı, kiminle evlendiğimiz, ilişkilerimizin kalıcılığı, sağlığımız, çocuk sahibi olup olmadığımız. Tüm bunlar seks ile şekilleniyor ve bize seks ile ilgili söylenenlerin (hükümet istatistiklerinden koca kari masallarına kadar) gerçekten sayıların söylediği şey olup olmadığını merak etmekte haklıyız...
Sayfa 1 - Ayrıntı Yayınları, Bilim, 8, Çev. İ. Kabak, Cağaloğlu, İstanbul, 2015.Kitabı okudu
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
448 syf.
7/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
David Spiegelhalter’in bu kitabı istatistik geçmişi olmayanlara (veya benim gibi istatistik derslerini geçmişte bırakmış olanlara) istatistiksel analizleri ulaşılabilir ve anlaşılabilir bir şekilde iletiyor. Kitabın her bölümü bir konsepti ele alıyor, anlaşılabilirliği arttırmak için örnek bir deney üzerinden açıklıyor. Deneylerin çoğu yazarın kendi deneyimlerine paralel olarak tıp alanına ilişkin. Beni en çok etkileyen kısım ‘mutlak’ ve ‘göreceli’ farkın hangisinin raporlandığının okuyucunun algısını etkilemesine ilişkin olan bölümdü. Ayrıca sandık çıkışında yapılan seçim anketi deneyinin Türkiye’de tekrarlanmasını görmek enteresan olurdu :) Öğrendiklerimin hayatımda ne derecede doğrudan uygulaması olur bilmiyorum, fakat ben okurken zevk aldım. Şunu da söylemeden geçmeyeyim, yazarın esprili dipnotlarına ve konuyu anlaşılabilir şekilde aktarma çabalarına rağmen bazen biraz sıkıcı/takip etmesi zor olabiliyor. İstatistiksel konseptlere aşinalık bu durumlarda kitaptan kopmamayı oldukça kolaylaştırıyor.
The Art of Statistics
The Art of StatisticsDavid Spiegelhalter · Pelican Books · 20201 okunma