Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Didem Duygu Demir

Didem Duygu DemirKore’deki Çatı Katımdan Sesleniyorum yazarı
Yazar
7.7/10
377 Kişi
1.129
Okunma
83
Beğeni
6bin
Görüntülenme

En Yeni Didem Duygu Demir Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Didem Duygu Demir sözleri ve alıntılarını, en yeni Didem Duygu Demir kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Zaman nasıl da kıyıyor insana! Biraz yavaşlasaydı ne olurdu sanki!
Sayfa 255
Geldiğinde elinde iki bardak kahve vardı. Elime tutuştururken ince ince mırıldandı. “Bu akşam kahve içmek istemediğini biliyorum. Bu, ellerini ısıtmak için.”
Sayfa 165
Reklam
Sen öğretme o keşfetsin seni. Jeopolitik konumunun önemi kendisi anlasın. Haksız mıyım? Başından ne geçti, böyle bakma sebebin ne, kimler güldürdü seni? Boynundan hiç çıkartmadığın kolye neden bu kadar değerli? Bırak, sen anlatma. Senin anlattığınla beslenmesin. O anlasın seni.
"Bu sefer kiraz lekesi de yok, neye tutunacağım? Nasıl dayanacağım? Hiçbir ihtimal yok ama sen yine de gel." "Sen..." "Gidiyorsun. Gidene kolay. Ben ne yapayım? Her şeyde sen varsın, her yerde sen varsın."
Sayfa 304 - EphesusKitabı okudu
Uyanmak istemediğimiz sabahlar vardır... Yanında uyumayı öylesine istediğin insanın yanında uyandığında bile uyanmayı istemezsin. Bu nasıl bir acı! Bu nasıl bir acı!
Sayfa 303 - EphesusKitabı okudu
Ne kadar son gibi yaşamayalım desek de, sondu işte! Daha fazla sevdiğimizi söylüyor, daha fazla dokunuyorduk ellerimize. Yüzünü ezberliyordum bilmem kaçıncı defa. Kokluyordum daha, daha fazla. Her yerim o olsun, o koksun istiyordum. Ellerimiz terlese de karışsın birbirine diye el ele koyuyorduk cebine. "Cebi genişleyecek paltonun..." "Daha güzel! Yaşadıklarımın gerçek olduğuna inandıracak bir iz olur," Böyle bir masaldı bizimkisi. Kötü adamlar, eli silahlılar, zehirli elmalar yoktu ama onlardan daha korkunç olan mesafeler vardı.
Reklam
Kural: Domatesler acele etmez, mutluluğu seçer.
Sen hiç domates gördün mü ömrü bitecek diye acele edecek? Doğalca yaşar, yeşerir, sararır, kızarır... En lezzetli, en pişmiş, en olgun halinde vedalaşır. Ben de süreci öyle yaşadım, son güne kadar tadına vararak. Sadece, mutlu olmayı daha çok tercih ettim. Daha olumlun yönden bakmaya çalıştım. Bir gün vedalaşacağımızı bildiğim için, sayılı ömrü kalan hasta gibi yaşadık, Hep naif, kırılgan, daha içten yaşadık. Sonuna kadar hissettik mutluluğu. Kızgınlıkları unutmayı tercih ettik en baştan...
Sayfa 296 - EphesusKitabı okudu
Herkesin kırmızı çizgileri vardır. O çizgiyi ihlal ettiğin an, duyacaklarının sende bırakacağı etki her zaman olumlu olmayabilir. Elin yanar, dilin yanar, en kötüsü kalbin yanar,,,
Sayfa 260 - EphesusKitabı okudu
O yüzden, bazı şeylerin kısmetle bağlantılı olduğunu, şanssızlıkların her zaman olabileceğini kabullenmek gerek. Kahredip hayatı çekilmez hale getirmektense, o sıkıntının ardından gelecek olan mutluluğa odaklanmak her şeyi daha çekilebilir bir hale sokacak. Unutma, karanlık olmadan yıldızları göremezsin!
Sayfa 248 - EphesusKitabı okudu
'Ciddi söylüyorum, belki unutmuşsundur yüzümü.' 'Nasıl unuturum, göz kapaklarımda senin resmin çizili. Kapatsam gördüğüm senin yüzün. Hem seni üzerindeki ışıktan, çok uzakta olsan bile fark ederim. Benim yıldızımsın ki.'
Sayfa 124 - EphesusKitabı okudu
Reklam
Kural: Kapı açılmayacak olsaydı, eşiğine ayağın değmezdi.
Kapılar... Her yer kapı. Sonsuz. Sen iste, seç bir tane. Git önünde dur. Öyle güzel dur ki, açılmadığı her an için utansın o kapı. Ya da öyle bir dur ki, açıldığında karşılaşacakların, o kapıda gelmiş geçmiş en iyi duran kişinin sen olduğunu bilip, sana o enerjiyle kucak açsın. Ha unutmadan, Yaradan öyle bir merhamete sahip ki, açmayacağı kapının önünde bekletmez zaten seni. Sen teslim ol, gerisi zaten olur.
Sayfa 122 - EphesusKitabı okudu
682 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.