Sen de zaman zaman âşık oluyor musun , Theo ?
Olmanı isterdim, çünkü inan bana, küçük dertlerin de bir değeri var.
İnsan kimi zaman üzgündür, öyle anlar olur ki cehennemde sanırsın kendini , ama başka, daha güzel şeyler de vardır . Üç aşaması var bu işin:
1. Sevmemek ve sevilmemek
2. Sevmek ve sevilmemek (benim durumum)
3. Sevmek ve sevilmek
Bence ikinci aşama birincisinden güzeldir, üçüncüye gelince, onun üstüne yoktur ! Haydi old boy, sen de aşık ol ve aşkını bana anlat, benim durumumu da hoş gör ve anla.
Rappard buraya geldi: epey ilerleme gösteren sulu boyalar getirdi. Mauve da yakında gelir umarım , gelmezse ben giderim ona. Çok desen çiziyorum, daha iyi gidiyor sanırım, fırça ile de daha çok çalışıyorum eskisine kıyasla. Havalar öyle soğuk ki yalnız ev resimleri yapabiliyorum: bir terzi , bir sepetçi vb . Âşık olur da «hayır , hiçbir zaman» sözüyle karşılaşırsan sakın vaz geçme !
Ama sen öyle şanslı bir adamsın ki senin başına gelmez hiçbir zaman..
Sevgili Theo,
Sana açmak istediğim bir sıkıntım var , ama belki biliyorsun , anlatacağım belki yeni değildir senin için. Sana söyliyeceğim şu : bu yaz K'yı ( * ) sevmeye başladım, ama o bana geçmişiyle geleceğini birbirinden ayıramadığını ve benim duygularıma hiçbir zaman cevap veremeyeceğini söyledi. İki şık karşısında seçmek zorunda kaldım: bu <<hayır , hiçbir zaman» sözüne boyun eğeyim mi; yoksa işi bitmiş sayıp umut beslemekten vazgeçmeyeyim mi? Bu son şıkkı seçtim. Bu arada da var gücümle çalışmaya devam ediyorum , ona rastladığım günden beri çok daha kolay çalışıyorum üstelik. Onun yanında bir yıl geçirmek onun için de benim için de hayırlı olurdu , ama aileler bu konuda alabildiğine dik kafalı. Ama anlarsın ki ona yaklaşmak için elden geleni yapacağım; beni sevinceye kadar onu sevmeye kararlıyım.
*Vincent'in dul ve bir çocuklu amca kızı