…
Yutkunuşlarım çoğaldığında
bir gülüşe saklanır veya
derin bir sessizliğe kundaklanırdım.
Sonra
Konuşurum, sesim dilime yabancı kalır
yaşarım, bedenim yaşıma yabancı.
.
…
Sabahın çiyi değdi papatyanın beyazlığına
Güçlükle direniyordu sevgiye.
Tohumlarına bıraktım istatistikleri
Elbet birilerine seviyor düşecekti.
Sonra Rüzgarın güneşi itişine daldım
Ağaçlara bakışlarımla notalar dokundurdum
Dilim sürçtü düştü adın hatrıma
Oysa karanlık bir odaya kapatmıştım umudu
Kokusu buram buram okşuyordu ruhumu,
Aldırış etmiyordum.
Mavi bir güneş beyaz gökyüzünde nasıl da
masum görünüyordu.
Ben bu uyumun uyumsuzluğuna bağlanmak istedim.
Olmadık yerde beliren.
Bir sedef olmak istedim.
.
…
‘Mavi’
Gök mavidir denize de bulaşır mavisi
hep orda ve sonsuzdur.
Güneşi ayı yıldızları alır bağrına.
Beni de, seni de…
‘Yeşil’ doğadır.
Umut verir parlar
Ama bir anda solar
huzur verse de
Hüzün verir.
Gider ama gelirde.
.