Adını koyamadığım bir his ruhumu ele geçirdi. Çözümlemeye olanak tanımayan, geçmişteki dersleri yetersiz bırakan, geleceğin de bana anahtarını sunmayacağından korktuğum bir sezgi.
Hakikat aslında kesinlik ister, tutku ise sadelik (Gerçekten tutkulu olanlar beni anlayacaktır), ki bence ruhun heyecanı ve haz dolu uyanışı olan Güzellik'e ikisi de kesinlikle düşmandır. Burada söylediklerimden tabii ki tutkunun, hatta hakikatin şiire sokulamayacağı, hatta yararlı biçimde sokulamayacağı anlamı çıkmaz -tıpkı müzikte akortsuzluk gibi karşıtlık yoluyla aydınlatmaya hizmet edebilir veya genel etkiye yardımcı olabilir- fakat gerçek sanatçı her zaman için öncelikle onları başat hedefe uygun biçimde tabi kılar ve ikinci olarak şiirin atmosferi ve özü olan Güzellik'le olabildiğince örter.