Edith Eger Reviews
You can find Edith Eger reviews, Edith Eger book reviews, Edith Eger ratings on 1000Kitap.Dikkat! Dehşet içerir. (Minik kopyalar mevcuttur) Lütfen okuyunuz...
Yarın ölecek olsanız ne düşünürdünüz?Peki ya söylediğiniz tek bir sözden dolayı ömrünüz boyunca pişmanlık duysanız ve kendinizi affedemeseniz?
Kendinizi sürekli silik bir karakter olarak görseniz ve değersiz hissetseniz?
Ömrünüzü başkalarından değer görmek için bir parça ilgi görmek için çırpınarak heba etseniz?
Aç kalsanız hem de günlerce? Türlü
Gerçekten mükemmel bir kitaptı. İnsan o kadar çabuk konunun içine giriyor ki Edith ve Magda ile o ölüm kampını yaşadım resmen. Verilen mücadele, yaşanan onca acı.. Biraz hırpalayıcı oldu kurgu değil de gerçek olmasından dolayı.Okumaktan keyif aldım ve biraz da zamana yayarak okudum ayrı bir tadı oldu. Okunması gerektiğini düşündüğüm kitapladan biri Elleri Olmayan Kız. Kendimizi affedip yola devam etmemiz için.
Elleri Olmayan Kız
Öncelikle yazarımızdan biraz bahsetmek isterim. Edith Eva Eger, 29 Eylül 1927 yılında Macaristanda doğmuştur. Maceristan kökenli Yahudi Psikolog ve yazardır. Genç yaşta Nazilerin ölüm kamplarına gönderilmiş ve orada ailesini kaybetmiştir. Kendisi ve kızkardeşi sağ kurtulanlar arasındadır. Bu eseri ile kendi hayat hikayesini kaleme almıştır.
Eserin
"BENİM ACIM DAHA ÖNEMSİZ." DEMENİZİ İSTEMİYORUM. HİKAYEMİ DİNLEMENİZİ VE "O YAPABİLDİYSE BEN DE YAPABİLİRİM." DEMENİZİ İSTİYORUM."
Evet, Dr. Edith Eva Eger, çok beğendiğim ve altını defalarca çizmek istediğim bu cümlelerle anlatmak istiyor yaşadıklarını. Henüz çocuk yaştayken ailesi ile birlikte ölüm kampı
Öncelikle kitapta rahatsız olduğum bir şeyden bahsetmek istiyorum.Kitap korsan kitaptan beter,redaksiyon hatalarıyla dolu.Eksik harfler,fazla harfler,yanlış yazılmış isimler,anlatım bozukluğu... Neredeyse her sayfa böyle.Son zamanlarda çıkan kitaplarda bu gibi şeyler çoğaldı.Ancak bunda çok çok fazla var.
Beni rahatsız eden demeyeyim de anlamsız bulduğum bir diğer şey de kitabın ismi.Orijinal ismi(The Choice)kitabı çok daha iyi yansıtıyor.İlgi çeksin diye gereksiz bir şekilde kitaba itici bir isim konulmuş.Artık Türk okuyucusunu nasıl görüyorlarsa...
Eserin içeriğine gelecek olursak içinde soykırım var ve insanın acılarından iyileşme çabası,kendini ve başkalarını affetme çabası,hayatını dönüştürme çabası.Konu itibariyle elbette tarih ve psikolojiyi buluşturan bir eser.Ancak bunu,benzer tarz kitaplardan çok daha iyi bir şekilde yapıyor.Zaten yazarı toplama kampından sağ çıkıp daha sonra hala geç değil diyerek okuyup doktora yapmış bir psikolog.Yazar tutsak olduğu dönemi anlatarak daha sonra hem kendinden hem de danışanlarından örnekler vererek insanın seçemediği şeyleri bir kenara bırakıp seçebileceği şeylere odaklanarak hayatını şekillendirmesinin kendi elinde olduğunu vurgulamış.Kitapta altı çizilecek çok fazla şey vardı.Benim en çok beğendiğim Edith'in annesinin söylediği sözdü: "Sakın unutma,kimse senden zihnine koyduklarını alamaz."
Uzun uzun yazıp milleti sıkmaya gerek yok.Güzel kitaptı,içinde tarihe,insan ruhuna,seçimlerimize,hayatımızı kolaylaştırmaya ve güzelleştirmeye dair çok şey vardı. Bu tarz kitaplardan hoşlananlara tavsiye ederim.Sevgiyle ve kitaplarla kalın.
464 syf.
·
Not rated
·
Liked
Gerçek yaşanmış bir hayat var bu kitapta, Edie' nin toplama kampından özgürlüğe ulaşan yaşamı. Özgürlük yazarken ya da söylerken bir çırpıda çıkıyor ama gelin görün ki; yaşamak ömrünüzün sonuna kadar hatta sizden sonra da yıllarca devam eden bir çırpınış. Tutsak edilmek, ölümle burun buruna yaşamak, her gün acaba bugün mü hayatımın sonu diye çırpınmak. Verdiğiniz kayıplar,aldığınız yaralar, çektiğiniz işkenceler, değersizleştirilmek ve kurtuluş bitti artık özgürsün. Hangi duygu daha ağır basar, özgürlüğe koşmak mı? Kolayı seçip yok olmak mı?
Edie bunları anlatıyor bize, toprağın altından nasıl çıktığını, kendini nasıl affettiğini, kendine nasıl tutunduğunu.
Gelin sizde şahit olun.
Okuyun.