Bir taraftan tek bir insan hayatının çok değerli olduğu mesajı verilmeye çalışılırken, diğer taraftan yüzlercesi çeşitli deney ve projelerin kurbanı oluyor ve bunlar çağdaş toplum görüntüsü altında, tereyağından kıl çekercesine oluyor.
Her geçen gün biraz daha fazla mekanikleşen ve bilgisayarlara bağımlı hâle gelen modern insan, kişisel bilgisayarını sürekli geliştirip hard diskini yenilerken, kendi hard diskini yani belleğini unutmuş ve umursamaz hâle gelmiştir.
Benzer şekilde, üzerinde oturmakta olduğu toprakların Osmanlı`dan miras kaldığını görmezden gelip onu kan dökücü ve cani ilan eden sözüm ona demokrasi ve barış yanlısı kendini bilmezler de aslında barış savunucuları değil.
Bana öyle geliyor ki, sıkça dile getirdiğimiz, birbirimize gittikçe yabancılaşmakta olduğumuz savının hiçbir anlamı yok; ondan önce, kendimize ne kadar yabancı olduğumuz gerçeğiyle yüzleşmeliyiz..
Aya Kitap Yayınevi'nden Ocak 2018 yılında Anlatı/Roman türünde Ekrem Şahin'in kaleme aldığı bir kitap.
Yirmi birinci yüzyılda insanların bilgisayarlara bağımlı hâle gelerek teknolojinin bağımlısı olduğunu vurguluyor kitabın en başında. Girizgâh böyle başlıyor. Sonrasında ise tabiattan kopmuş, yüksek katlı betonarme binalara hapsolmuş,