Kadınlar kalplerine kanat takamayan biriyle olmaya zorlandıklarında ; solup, yıkım enerjisi taşımaya başarlarmış meğer.Önce kendilerini
sonra da etraftakileri zehirlerlermiş.
Elena Gavuraki hanımefendiden #konağınalfabesi isimli kitapla geldim. Kitabımızın hikayesini herhangi bir kahramanın ağzından değilde konağın ağzından dinliyoruz.
Oldukça etkileyici ve sürükleyici bir kitap olduğunu söylemeden yorumuma geçmek istemedim.
Kitabımız 1800'lü yıllarda İstanbul ve Adalar arasında geçen bir hikayeyi anlatıyor. Feri kocasının ikinci hanımıdır. Zahide'nin üstüne kuma olarak gelmiştir. Feri'nin muallim olan oğlu Ada'da görevini icra ederken Dilistan'a aşık olur. Fakir ve cahil olan Dilistan Feri'nin gözünde Paşa'nın oğluna layık değildir.Muallim Arı bey aşkından yataklara düşer ve annesi Feri bu aşkı kabul etmek zorunda kalır. Düğünleri yapılan aşık çiftler kumrular gibiyken aralarında sonbahar rüzgarları esmeye başlar. Artık bir çocuk sahibi olmaları gerekirken ne yazık ki aşkları meyvesiz kalmıştı. Bu duruma Feri hanım bir el atmalıydı.
Feri hanımın yaptığı hareket nelere mâl olacaktı?
Arı Dilistan'a olan aşkından vazgeçecek miydi?
Arı Beyin çocuğu olacak mıydı?
Yazarımızın ilk kitabı olmasına rağmen kitabın sayfalarını heyecanla çevirip nasıl bitirdiğinize kendinizde inanamayacaksınız
Herkese merhaba bugün sizlere bir konağın ağzından yazılan bir kitapla geldim.
Evet doğru duydunuz kitabımızı bir konağın ağzından okuyoruz. İlk defa böyle bir kitap okudum diyebilirim. Dikkat çekici ve güzeldi. Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen başarılıydı. Okumaya başladığımda bir konak yani taşlardan oluşmuş bir yapı en fazla ne anlatabilir diye düşünmüştüm. Dört duvar diye anlamlandırdığımız o basit aslında çok şeye şahitmiş onu fark ettim diyebilirim. Kitap dönemin siyasal, sosyal, toplumsal ve kültürel olaylarına ayna tutuyor ama bir yandan da aşkta mevcuttu. 1800lü yıllardan günümüze uzanan bu kitap belgesel niteliğinde bile diyebiliriz. Kadınların liderlik mücadelelerine fazlasıyla tanık oluyoruz. Özellikle kitapta ön plana çıkan Dilistan ve Arı iken bir yandan da Ahmet beyin zevceleri Feri hanım ve Zahide gibi birçok karakterin bir arada olduğu konakta yaşanılanlara şahit olmak değişik bir duyguydu. O dışardan şaşırarak hayretle baktığımız o heybetli konakların ardında kim bilir neler dönüyor bilmiyoruz lakin bunu merak ediyorsanız bu kitapla bunu öğrenebilirsiniz. Benim diyeceklerim bu kadardı. Kitapla ve sevgiyle kalın.
Merhaba PatokurBugün sana bir çırpıda okuduğum.bir kitaptan bahsedeceğim.
Elena Gavuraki - Konağın Alfabesi
Öncelikle kitabımın Padişah Abdülaziz döneminde adada yapılan bir konağın hikayesi olduğunu söylemeliyim. Mekanlar, davranış kalıpları, yerlerin isimleri tamamen buna uygun. Yazarın kadın ve çocuk hakları ile ilgili uğraşıların ve