Haramdan korkuyuyorsan dua et, o kapıyı helalinden sana açacak olan ancak Rabbindir...
Bu kitabın uzun uzun anlayabileceğim bir konusu yok. Normal aile standartlarında yaşayan ama aynı zamanda dinine bağlı, harama helale dikkat eden bir kızla, dinle uzaktan yakından alakası olmayan bir şirket sahibinin oğlu arasında geçen hikayeyi anlatıyor. İki tarafta birbirini sevse de kız bağlı olduğu değerlerden dolayı vazgeçmek zorunda kalıyor. İki sene birbirlerini görmeyen çiftin yolları sonunda kızın dualarıyla ve adamın dine yönelik olan gayretiyle bir vesileyle tekrar denk düşüyor.
Aslında kitabın yazımından daha çok hissettirdikleri benim dikkatimi çekti. En sıkışık olduğun anda bile her şeyin önünü açacak olan Rabinin olduğunu hatırlatıyor. Ümitsizliğe düşmeden duaya sımsıkı tutunmamız gerektiğini bildiriyor. Ben bunun için yazara ayrı teşekkür etmek istiyorum, kendi düşüncemi kitapta okumak beni açıkçası çok mutlu etti. kitabı okurken sevmiştim, bir gecede bitti. Bu türleri seven kişiler için gayet güzel akıcı bir kitaptı. Tavsiye ederim.
Şükran Ana karşısında yaşanan saadeti seyrederken düşünüyordu. Bir mutluluğun, korkular ve olası karamsarlıklarla önünde durmak daha zorken neden insanoğluğunun hep bunu seçtiğini bilmiyordu.
Sana bir şey daha söyleyeyim süreyya. Varoluş sebebimizi unutarak geçmiş ve gelecek arasında sıkışıp kalan bizler artık gözümüzü açmalı ve olduğumuz ânı yaşamalıyız. Her gün yeni bir öğretinin içindeyiz. Rabbimiz her an bizimle konuşuyor. Bize öğretiyor. Yaşamayı yaşayarak öğrenmemizi istiyor.
Hepimiz Allah'ın bizim için hazırladığı kaderi kaderi yaşıyoruz. Benim için yazılan kadere zorlukla teslim oldum ve kabul ettim Süreyya.
Sen de Allah'ın senin için hazırladığı kaderi kabul et ve teslim ol. Rabbimizin mutlaka senin için de güzel planları vardır. Bunu şuan göremiyor olabilirsin amainan gerçekliğini kabul ettiğin her acının daha dayanılır ve daha az acıttığını göreceksin.