Hayatım kitapların arasında, ortasında geçti. Birkaçını yazdım, birçoğunu yaptım, daha çoğunu okudum, okumak için edindim, edinmek için elledim, sayfalarını karıştırdım, evimin duvarlarını kaplamalarından zamanla bir tür güvence duygusu yonttum.
“📖Okumanın ayrılmak, içeriye çekilmek olduğunu söylememiş miydim, eminim en az bir kez söylemişimdir..
Bütün evren kenarda durur, okurken. Bir kitabın sayfaları arasına daldığınızda, ötekiler, sesleri ve sözleriyle kaybolurlar. Aydınlık, ılıman, korunaklı bir diyardasınızdır; karanlık, sert, ürkütücü bir yazının harfleri gözünüzün önünden akıyor olsa bile. Ondandır, ışığı söndürüp başınızı yastığa koyduğunuzda, sizi kuşatan gerçek dünyanın yerini daha gerçek bir dünyanın alacağını bilirsiniz..
Böyle okumamışsanız hiç,
siz henüz yaşamamışsınız demektir...”
"Gergedan: Yeryüzü Kültürü Dergisi", kendi döneminin entelektüel düzeyi en yüksek dergisiydi. İlk defa lise yıllarımda ahaflarda derginin Rönesans Özel Sayısı'nı bulduğumda kaliteli içeriğinden oldukça etkilenmiştim. Değerli şair ve yazar
Enis Batur'un genel yayın yönetmenliğinde çıkan derginin sayılarını farklı tarihlerde, farklı sahaflardan bulmuştum. Her bir dergi sayısında geniş bir kültürel yelpazede ufuk açıcı ve bilgilendirici yazılar mevcuttu. Bana bu değerli kolleksiyonu hediye eden kadim dostum Özer Or'a müteşekkirim.