Kitap Eva Groepler' in çok detaylı olmayan incelemeleri ile ek bir broşür ile ek bir makaleden oluşuyor. Yahudi bir yazar tarafından yazıldığı için Yahudilerin her olayda masum olduğunu Rum ya da diğer hristiyanların onlara karşı olduğunu iddia ediyor. Bu kısımları onun perspektifinden normal görsem de beni ilgilendiren kısım yazarın Müslümanlara ve Osmanlı' ya minnet duygusu içinde olduğu kısımlar oldu. Cumhuriyete kadar yahudilerin Türk topraklarında özgür olduğunu söylüyor yazar...
İlk okuyan olduğum için inceleme yazmak istedim
" 16. yüzyılda sarayda öylesine çok Yahudi hekim vardı ki, sarayın personel kayıtları biri Müslümanlardan, diğeri ise Yahudiler'den oluşan iki ayrı hekim grubu halinde tutulmuştu. "
Auschwitz kadın mahkûm kampı
Çoğunluğu ehli olmayan berberler, beceriksizce ve en önemlisi kör, küflenmiş ve kirli aletlerle, sadece saçları değil, vücuttaki bütün tüyleri tıraş ediyorlardı. Bu arada kadınların etek tıraşını da erkek berberler yapmaktaydı. Tıraş sabunu olmadığı için vücutlarda acı veren yaralar ve sıyrıklar meydana geliyordu. Tıraştan sonra dezenfeksiyon safhası sıradaydı; kirli ve kimyasal bir bileşimle -sagraton- yıkanmak zorunluydu. En sonunda da tıraş edilen yerler dağlayıcı bir ilaç olan 'Cuprex'e batırılmış kirli bir bezle siliniyordu.
Yahudi çocukları dört yaşında okula gidiyordu. Öğrenmekten zevk alması için ilk İbranice harfler balla kaplanıyordu. Okuyacağı ilk cümleler pasta ya da yumurtaların üzerine yazılmıştı.