Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eyüp Öztürk

Eyüp ÖztürkVelilik ve Delilik Arasında yazarı
Yazar
7.9/10
7 Kişi
37
Okunma
0
Beğeni
946
Görüntülenme

Eyüp Öztürk Gönderileri

Eyüp Öztürk kitaplarını, Eyüp Öztürk sözleri ve alıntılarını, Eyüp Öztürk yazarlarını, Eyüp Öztürk yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ortaçağda, modern cihetten anlamlandırılan şekilde sınır ve hudut kavramları yoktu. Siyasi güç odakları farklı olmasına rağmen, kültürel anlamda İslam dünyası, "İslam Memâliki" tabirinin işaret ettiği şekilde bir bütün olarak addedilirdi. Bu bakış açısı, Müslümanların zihinlerine, bütün İslam dünyasının kendi yurtları olduğu fikrini
Sayfa 68 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, MUVELLEH KAVRAMI VE TARİKATLAR
Kurusallaşmış tasavvufa tepki - gemiyi terk edenler
Her tür gösterişten uzak olma temelinde bir tür gizli zühd fikrini savunmaktaydı. Zira onların temel hareket noktası gösteriş ve riyadan kaçınmaktı. Herhangi bir güzel halin insanlara zahir olması onlar için riya demekti. Bunun için ibadet ve güzel hasletlerin ortaya dökülmesine izin vermezler ve halk tarafından fasık [günahkâr] olarak bilinmek
Sayfa 65 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, KURUMSALLAŞMIŞ TASAVVUF: TARİKATLAR
Reklam
Devlet adamlarının sufi çevrelerle ilişkisinde bütün bunların dışında, tasavvuf mensuplarına ve onların yaşam biçimlerine sevgi ve temayül, hatta müridâne bir bağlılık da önemli rol oynamaktadır. Bu konuda önemli bir örnek, Moğol hanı Ahmed Teküder'dir. Müslüman olması sebebiyle Ahmed ismini alan bu hükümdar, Moğol tahtına oturduktan sonra
Sayfa 62 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, İktidar Desteği
Devlet yöneticilerinin sufileri desteklemesindeki bir diğer nedenin, onların Allah katında özel bir yeri olduklarına dair inancın toplumda yerleşmesi olduğunu söylemek mümkündür. Bu inancın etkisi altındaki devlet adamları, mutasavvıflarla kurdukları ilişkiler vasıtasıyla, Allah'ın rıza ve yardımını kazanmayı ummuşlardır. Bu duruma dair bir
Sayfa 62 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, İktidar Desteği
Sufiler hem halk hem de devlet düzeyinde destek görebilmek için sahip oldukları araçları etkin şekilde kullanmışlardır. Bu amaçla en fazla kullandıkları araç kerametler olmuştur. Kerametler vasıtasıyla, kendilerini destekleyen devlet yöneticilerinin başarılarını, onların şeyhlerine verdikleri desteklere bağlamış, kendilerine muhalif devlet
Sayfa 60 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, İktidar Desteği
Siyasi iktidarlar ve tarikatlar
Dönemin tarihçileri, yiyeceğin az, fiyatların pahalı olduğu bu zamanlarda, bu coğrafyada (Ön Asya) yaşayan insanların hayatlarını idame ettirebilmek için zorunluluktan dolayı at, eşek, katır, köpek gibi ele geçirebildikleri bütün hayvanların etlerini yediklerini belirtmektedir. (bkz. İbn Kesir, el-Bidâye ve'n-Nihâye) Tarihçiler daha dehşetli
Sayfa 54 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik
Reklam
Tarihsel Arka Plan: 7./13. Yüzyılda Şam ve Anadolu Dolayları Haçlı Seferlerinin görünen sebebi, doğu âlemini Müslümanlardan, özellikle Türklerden kurtarmak ve öç almak gibi dini ve duygusal amaçlardır. Ancak onları harekete geçiren esas etkenin sosyal ve ekonomik kökenli olduğu açıktır. Papa II. Urbanus'un Hristiyanlara harekete geçmeleri için çağrı yaptığı dönemde Avrupa nüfusu hızlı bir şekilde büyümekteydi. Fakat artan nüfusu besleyecek kaynaklar oldukça sınırlıydı. Ayrıca Roma tekniğinin yitimi, kuraklık ve doğal afetler tarımda çöküşe yol açmıştı. ... Her gün ekonomik sıkıntılarla yüzleşen bu insanlar için doğuya gitmek, dini ve duygusal amaçlardan ziyade, para, güç ve toprak sahibi olma gibi anlamlar ifade etmekteydi. Esasında doğunun sahip olduğu zenginlikleri yağmalamak için harekete geçmişlerdi. ... Ancak şunu da belirtmek gerekir ki, Müslümanlar ve Haçlı devletleri politik olarak düşman olmakla birlikte, birbirleriyle karşılıklı ticari ilişkiler kurmaktan da çekinmemişlerdir. Bu ticari ilişkilerin, bölge ekonomisine olumlu katkıları olduğu göz ardı edilmemelidir. Bu durumun bir yansıması olarak, Haçlı devletlerinin (Kudüs Krallığı, Urfa Kontluğu, Antakya Prensliği v.d) Müslümanlar tarafından ortadan kaldırılmasının akabinde, bölgedeki ticari hayat bir durgunluğa girmiştir.
Sayfa 40 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Giriş
Rifailerin ve diğer tarikat mensuplarının kerametlerine simya ve şeytanın fiili eleştirisini dile getiren başkaları da olmakla birlikte, bunların en meşhuru İbn Teymiyye'dir. Ayrıca onun bu meşhur kişinin toplum nezdinde tasavvuf karşıtlığının yerleşmesinde çok etkili olduğunu belirtmesi, İbn Teymiyye'ye işaret eden bir atıf olarak algılanmalıdır. Zira İbnu's-Serrâc'ın yaşadığı zaman diliminde böyle bir etki yaptığı vurgulanan şahıs ancak o olabilir. ... Rifailerin saray erkânı huzurunda hesaba çekildiği olaya atıf yapan İbnu's-Serrâc, orada birinin, Rifaîlerin klasik ateş gösterilerini yapmak istemeleri üzerine, onlardan ateşe yıkanıp girmelerini istediğini, gösterinin onun söylediği şekilde yapıldığını ve Rifailerin hiçbir ilaç sürmediğinin anlaşıldığını belirtmektedir. İbnu's-Serrâc'ın bahsettiği bu kişinin İbn Teymiyye olduğunu, hem tarih kaynakları hem de İbn Teymiyye'nin bizzat kendisi açıkça ifade etmektedir. İbn Teymiyye'nin Rifailerden yıkandıktan sonra ateşe girmelerini istemesi, onların bu ayinlerden önce vücutlarına ateş karşısında acıyı hissetmemeleri için özel bir karışım sürdüğü inancından kaynaklanıyordu. İbnu's-Serrâc olayın devamını anlatırken, aynı kişinin, "Rifailer sema sırasında vecde geldiklerinde onların üzerine şeytanlar iniyor" dediğini belirtir ki, İbnu's-Serrâc'ın dile getirdiği bu iddia, aynı ifadelerle, İbn Teymiyye'nin fetvaları arasında sıklıkla yer almaktadır.
Sayfa 28 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Giriş
İbnu's-Serrâc'ın eserinde en çok göze çarpan husus, müellifin tasavvufa yönelttikleri eleştiriler sebebiyle medrese mensuplarına, özellikle fukaha sınıfına karşı takındığı sert tavırdır. O kendisinin de mensubu olduğu fukaha sınıfını çok ağır ithamlarla yaftalamaktadır. Tasavvuf karşıtı fukahaya dair kullandıkları sıfatlar bu karşıtlığın
Sayfa 26 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Giriş
Eser, bölümlerinin içeriğinden de anlaşılacağı üzere, tasavvuf tarihi için önemli bir kaynaktır. Özellikle 7./13. yüzyılda yaşamış Kalenderî, Haydâri, Rifâî ve Vefâî dervişleri için ilk elden kaynak durumundadır. Bu dervişlerden bahsederken onlara dair çok sayıda keramet nakletmektedir. Bu kerametlerin, devrin sosyokültürel yapısını aydınlatma
Sayfa 25 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Giriş
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.