Türkçülük ülküsü bizden amansız bir vazife ahlâkı istiyor. Subay hiç yorulmadan 6 saatlik talimini yaptırırsa, öğretmen bıkmadan öğreticilik işini yaparsa, memur sinirlenmeden halka kolaylık göstermekte devam ederse, doktor her şeyden önce yurttaşlarının sağlığı ile ilgili olursa,öğrenci her şeyden once dersini bellemeye çalışırsa ve bütün vazifelerle rütbeler arasında ne caka ne gösteriş ne dalkavukluk ne de ilgisizlik olmadan bir ahenk kurulursa; aşağıdakiler yukarının buyruğunu ukalâlık saymaz,yukarıdakiler de aşağıdakilerin doğru ihtarlarına kızmazsa vazifenin bizden istediği şey yapılmış olur.
Türk 'ü sevdim,seviyorum, seveceğim. Ama bunun sonunda ıstıraplar varmış, felaketler varmış, hatta karşılaşılacak türlü kahpelikler doluymuş. Hepsi kabul. Türk ırkı sağ olsun.
"Necdet Sançar"
Bir insanın karısına ve çocuklarına hakaret nasıl tahrik sebebi sayılıyorsa mukaddes vatana karşı yapılan tecavüz de aynı ile bir tahrik vesilesi olmak icap eder.
Kanunları hiçe sayarak her türlü işkenceyi mübah gördüğünü haykıran savcıya(Kazım Alöç) şuracıkta öğretmek isterim ki, bir vatan sever vatan haini olamaz. Koca bir kaleyi tek fişek atmadan koca bir kolordusu ile düşmana teslim eden Arnavut Tahsin paşa vatan hainidir. Türklüğün idam fermanı olan Sevr'i imzalayan iğrenç ellerin sahipleri (ki biri Ermeni dönmesi, biri Arap, biri Arnavut'tur) vatan hainidirler. Milli davamıza alçakça ihanet eden bir Çerkes Ethem, Türklüğün bir parçasını koparmak isteyen bir Kürt Şeyh Sait de vatan hainidirler. Fakat, ırklarını ve yurtlarını seven Türkler, asla!
Sayfa 95 - Sevr'i imzalayanlar: Reşat Halis Bey, Hadi Paşa ve Rıza Tevfik (Bölükbaşı) 10 Ağustos 1920Kitabı okudu
”3 Mayıs üzerine ilk defa 1950 yılında işkence yapılan mağdurlardan Prof. Dr. Hikmet Tanyu “Türkçülük Davası ve Türkiye’de İşkenceler” adlı 48 sayfalık bir kitap çıkarmıştı. Ancak burada kısa bir girişten sonra daha çok yapılan işkenceler hakkındaki hukuk mücadelesi anlatılmaktadır. Dolayısı ile 3 Mayıs’ı geniş ve kapsamlı olarak anlatan bir
yaklaşık 48 sene sonra yeniden basılan kitap, 3 Mayıs ile ilgili ilk kapsamlı eser olma özelliğini taşımaktadır. Kitap, Necdet Sancar'ın gözetiminde hazırlanmış. Yeni baskıda derleyenin notu, iki kıymetli hocanın önsözü ve yayıncının eklediği son notu eklenmiş ancak diğer kısımlar tıpkı basım olarak hazırlanmış.