Ferit Temur

Cambridge Beşlisi yazarı
Yazar
9.0/10
2 Kişi
8
Okunma
1
Beğeni
1.325
Görüntülenme

Hakkında

BİLGESAM (Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi) 'da Rusya ve çevre ülkelerle ilgili strateji araştırmaları ve yazıları yayınlanmıştır. TÜRKSAM'da da çalışmıştır. Ayrıca Moskova büyükelçiliğinde 3. sekreter olarak da bir kaç yıl görev yapmıştır.
Unvan:
Rusya konusunda uzman araştırmacı yazar

Okurlar

1 okur beğendi.
8 okur okudu.
10 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu bağlamda yukarıda sunulan bilgiler ışığında 1919 yılından itibaren Sovyet İstihbaratı tarafından casusluk faaliyetlerine başlanılan Türkiye’de Rusların kat ettiği mesafeyi tahmin etmek güç değildir. Nitekim Rusya Dış İstihbarat Servisi tarafından yayınlanan bir belgede, KGB’nin İstanbul İstasyonu’nun Şefi olan Baturin’in (kod adı Leonid) 1940-1944 yılları arasında tam 9 önemli kişiyi devşirdiği ifade edilmektedir!984 Üstelik Baturin tarafından Sovyet İstihbaratına angaje edilen Türkiye’deki bu 9 önemli casusun deşifre olmadan uzun yıllar SSCB’ye başarıyla hizmet ettiği vurgulanmaktadır.985 Burada belirtilen “Türkiye Dokuzlusu’nun” sadece 1940-1944 yılların arasında ve tek bir KGB istihbaratçısı tarafından devşirildiğini vurgulamakta fayda vardır. Zira 1919-1991 yılları arasında Sovyet İstihbaratına çalışan gizli Türk komünistlerin sayısı bununla sınırlı kalmamaktadır. Bununla birlikte bu konu mevcut çalışmanın kapsama alanına girmediği ve başlı başına ayrı bir akademik çalışmayı gerektirdiği için daha fazla ayrıntıya burada girilmeyecektir.
Sayfa 283Kitabı okudu
Benzer şekilde KGB eski görevlisi Yuriy Modin’in hatıraları da Stalin’in 1945 yılında yarım kalan “boğazlar takıntısından” vazgeçmediğini ve sürekli ABD’nin bu meselede nabzını tutarak Türk Boğazlarını ele geçirme fırsatı kolladığını göstermektedir. Modin, Stalin’in Türk Boğazları’nı hedefine koyduğunu, savaşı kazanan tarafta yer almasına karşın çok güç kaybeden İngiltere’den çekinmediğini, yanlızca ABD’nin bu planı suya düşürecek yetkinlikte olduğuna inandığını, bu nedenle Sovyet küresel strateji ve politikalarının belirlemesindeki en etkili organ olan istihbarata konuya yoğunlaşması için talimat verdiğini anlatmaktadır.966 Bu durum karşısında KGB harekete geçerek İngiltere–ABD ilişkileri konusunda (bugüne kadar bilinen) en yetkili casusu Donald Maclean’a müracaat etmiştir. Moskova Merkez’den gelen talimat doğrultusunda Maclean, Vaşington–Londra–Ankara ekseninde ivme kazanan mekik diplomasisinin bizzat içinde bulunmuş ve bu süreçte tarafların Boğazlar meselesinde Sovyet tehdidine karşı müşterek hareket etme noktasında uzlayışıya vardıklarını Rus yoldaşlarına bildirmiştir.967 Bunun üzerine Stalin sınırdaki üç tümenini Romanya ve Bulgaristan’a göndermiş, Türkiye de Bulgaristan ve Gürcistan sınırına askeri birliklerini yığmıştır. Maclean, teyakkuz halinde bulunan tarafların adeta kıvılcımı beklediği bir anda Moskova Merkez’e ABD’nin Türk çıkarlarını koruma konusunda kararlı olduğunu bildirerek Stalin’e geri adım attırmış ve yeni bir üçüncü dünya savaşının çıkmamasında çok kritik bir rol oynamıştır
Sayfa 278Kitabı okudu
Reklam
Reklam