Fikret Şenses

Yoksulluk - Küreselleşmenin Öteki Yüzü yazarı
Yazar
Derleyen
9.3/10
11 Kişi
45
Okunma
9
Beğeni
2.069
Görüntülenme

Fikret Şenses Sözleri ve Alıntıları

Fikret Şenses sözleri ve alıntılarını, Fikret Şenses kitap alıntılarını, Fikret Şenses en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Oysa, büyümenin yoksullardan yana yararlar sağlayabilmesinin, temelde, üretim araçlarının mülkiyet yapısı, yoksulların sağlık ve eğitim hizmetlerine ve istihdam ve kredi olanaklarına erişim derecesi ve vergi yapısı gibi etmenlere sıkı sıkıya bağlı olduğu görülmektedir.
Ulusal devletlerin, iç piyasaya dayalı büyümenin hızını ve sektörel bileşimini, çoğu kez merkezi planlamanın de katkısıyla büyük ölçüde denetim altında tutabildikleri eski sürecin tersine, neo-liberal büyüme süreci, bu denetim mekanizmalarının ortadan kalktığı, devletin ekonomi üzerindeki etkisinin giderek azaldığı, üretim yapısının artan ölçüde dış talep tarafından biçimlendirildiği ve serbest piyasa kurallarının giderek egemen olduğu bir süreçtir. Bu nedenle, bu "küresel" ortamda, büyüme ile yoksulluk arasındaki etkileşimin de dış konjonktürle çok daha yakından ilişkili olması ve belli başlı dış piyasalardaki dalgalanmalardan daha çok etkilenmesi beklenebilir.
Reklam
Sanayileşmiş ülkelerdeki gelişmelere koşut olarak, başta Latin Amerika ülkeleri olmak üzere, AGÜ'de de, özellikle 1980 sonrası dönemde üretim yapısında ve buna bağlı olarak işgücü piyasalarında önemli bir yapısal dönüşüm gözlenmiştir. Sanayi üretimi gerilerken, hizmet sektörü, yeni teknolojiler kullanan, nitelikli işçi çalıştıran, yüksek verimlilik düzeyine sahip sektörlerle, düşük verimlilik/düşük ücret ekseninde gelişen ve enformelleşen sektörlerden oluşan ikili bir yapı görünümü sergilemeye başlamıştır. Yapısal uyum programları, uygulandığı birçok ülkede sanayileşme hedefinin rafa kaldırılmasına ve bunun da ötesinde, sanayisizleşme sürecine girilmesine ve sanayi istihdamında önemli düşüşlere yol açmıştır. Sanayide kamu yatırımlarının hızla düşmesi, benzer biçimde, sanayi yatırımlarının özel kesim için de giderek çekiciliğini yitirmesi, kamu sanayi işletmelerinin özelleştirilmesi ve dış ticaret liberasyonu yoluyla sanayiin hızla dış rekabete açılması bu sonuçta kuşkusuz etkili olmuştur. (...) İşsizlik: Yapısal uyum programları sırasında AGÜ işgücü piyasalarında yaşanan yeniden yapılanma sürecinin en önemli etkilerinden birisi, özelleştirme ve devletin küçültülmesi politikaları sonucunda kamu kesiminde, ekonomik daralma ve sanayisizleşme sonucunda da özel kesimde, başta düşük ücretle çalışanlar olmak üzere, çok sayıda insanın işini kaybetmesi ve "açık" işsizliğin alışılmadık ölçülerde artması oldu (Gibbon 1992; 212)
Belli başlı bütün yoksulluk tanım ve yaklaşımları değişik ölçülerde öznel unsurlar taşımaktadır. Bu nedenle, mutlak yoksulluk yaklaşımının temelinde yatan "asgari geçim düzeyi" kavramının anlamının değişik yerlerde, değişik kişilerce farklı biçimlerde yorumlanması kaçınılmazdır. Örneğin, asgari kalori gereksiniminin ve belirli bir miktar gelirin enerjiye dönüştürülmesinin, çevre koşulları ve ekonomik etkinlik alanlarına ve düzeylerine de bağlı olarak kişiden kişiye, hanehalkından hanehalkına ve hatta bir toplumdan diğer bir topluma değişiklik göstermesi beklenebilir (Farah ve Sampath, 1995: 148)
Seçilecek fiyat endeksinin yoksulların ağırlıkla kullandığı mal ve hizmetleri yansıtması doğal olarak bir tercih nedenidir. Değişik yerlere ve kesimlere özgü fiyat endekslerinin bulunmayışı, özellikle bölgesel farklılıkların büyük olduğu ülkelerde önemli boyutlara ulaşan yaşam maliyeti farklılıklarının göz ardı edilmesine neden olabilir.
35 öğeden 51 ile 35 arasındakiler gösteriliyor.