Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fikret Şenses

Fikret ŞensesYoksulluk - Küreselleşmenin Öteki Yüzü yazarı
Yazar
Derleyen
9.3/10
11 Kişi
44
Okunma
9
Beğeni
2.014
Görüntülenme

Fikret Şenses Sözleri ve Alıntıları

Fikret Şenses sözleri ve alıntılarını, Fikret Şenses kitap alıntılarını, Fikret Şenses en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Kadınların işgücüne katılma oranlarının düşük olması, görece düşük ücretli işlerde çalışmaları, işgücü piyasasında ayrımcılıkla karşı karşıya kalmaları gibi unsurlar, yoksulluk oranının görece yüksek olduğu reisleri kadın olan hanehalklarının sayısındaki önemli artışla birleşerek yoksulluğun feminize olma (kadınlaşma) eğilimini artırdı.”
Sayfa 142 - İletişim Yayınları, “Temel Yoksulluk Eğilimleri ve Yoksulluk Profili: Hanehalkı Özellikleri”, “Azam ve Redmon, 1993”
Say Yasası (Mahreçler Yasası/Piyasalar Yasası)
'Her arz kendi talebini yaratır' ne demek? Üretim sürecinin sonunda yalnızca mal ve hizmetler üretilmiş ve piyasaya arz edilmiş olmaz, aynı zamanda üretim faktörlerine de (yani emeğe sermayeye ve toprağa) gelir yaratılmış olur. Başka bir deyişle, üretim bir yandan arz edilecek mal ve hizmetleri ortaya çıkarırken, diğer yandan da bu mal ve hizmetlerin talep edilmesini ve satın alınmasını sağlayacak gelirleri de yaratır. Üretimle birlikte kazanılan ücret, kâr ve kira gibi başat gelirlerin toplamı —devletin piyasaya müdahale etmediği bir serbest piyasa düzeninde, arz ve talebin kendi aralarındaki etkileşim dinamikleri uyarınca— üretilen mal ve hizmetlerin toplam değerine eşit olur.
Sayfa 64 - İletişim Yayınları
Reklam
Çünkü her seçim bir fedakârlıktır. İnsan istediğini seçerken, neleri feda ettiğini de düşünmelidir...
Nasuh MahrukiKitabı okudu
Marx
"Bir köylü kulübesinde, bir saraydakinden farklı düşünülür."
Kökenleri Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemine uzanan bu 'dış-borç-öncülüğünde-büyüme' yaklaşımının tek istisnası genelde ekonomide "kendi yağıyla kavrulma" yaklaşımının geçerli olduğu 1923-45 dönemidir.
Sayfa 281Kitabı okudu
Yoksulluğun çok yönlü etkileri arasında sıkça dile getirilenlerden biri de yoksulluğun insanları suç işlemeye iten bir olgu olmasıdır.
Reklam
Türkiye’de enflasyonun zaman zaman çok yüksek düzeylere çıkmasına karşın, kimi Latin Amerika ülkelerinin ve geçiş döneminde eski sosyalist ülkelerin deneyimlerinin aksine, hiperenflasyon derecesine gelmemiş olmasıdır.
Yoksulluk, eşitsizlik, işsizlik, korunmasız istihdam, dünya ekonomisinin önünde duran, birbiriyle yakından ilişkili en çetin sorunların başında gelmektedir.
Dünya ekonomisinin karşı karşıya olduğu sorunlardan bir diğeri toplumsal cinsiyet temelli eşitsizliklerdir. Örneğin kadınların, özellikle 15-24 yaş grubundakilerin, işsizlik oranı erkeklere kıyasla daha yüksektir. Bunun da ötesinde, kadınlar toplumsal yaşam içinde erkeklere kıyasla çok daha kısıtlı bir konumdadır. Bu durum, özellikle gelişmekte olan ülkelerde belirgin bir hal almaktadır.
Kadınların işgücü piyasalarındaki ve daha genel anlamda toplumsal yaşam içindeki kısıtlı konumları, Türkiye ekonomisinde çok önemli bir toplumsal cinsiyet sorunu olduğuna işaret etmektedir. Örneğin, kadınların işgücüne katılma oranı AB ülkelerindekinin yaklaşık yarısıdır. Üstelik Türkiye, bu oranın dünyada en düşük olduğu ülkeler arasındadır.
56 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.