Ve aylar sonra yeniden Dune. Gerçekten seriyi bitirmeyi o kadar istemiyordum ki son kitabı okumayı mümkün olduğunca erteledim. Kitaba gelecek olursam serinin son kitabı, bu denli epik bir seriye yaraşır şekilde entrika ve taht oyunlarıyla dolu. İki güçlü kadın örgütü -Rahibeler Meclisi ve Saygın Analar- arasındaki güç savaşı ve rekabet beni çok etkiledi. Keşke yazarın ömrü yetseydi de planladığı gibi seriyi yedi kitaba tamamlayabilseydi. Bu kitap yeni bir kurguya kapı aralayan bir sonla bitti. Her ne kadar oğlu tamamlamaya çalışsa da serinin tamamını Frank Herbert'ın kaleminden okumak isterdim. Kitabın sonunda yazarın karısı için yazdığı sonsözü duygusal bir final yaşattı.
Dune efsanesi hafızam silinse de tekrar okusam dediğim bir seri. Kum solucanları, Paul Muad Dib'in çöl yürüyüşü, tüm o Bene Gesserit öğretileri, Idaho'nun yüzyıllar süren içsel çatışmaları, efsanevi tiran II. Leto... Bunca şeyi kolay kolay unutabileceğimi sanmıyorum. Dune serisi bana çok şey kattı, iyi ki okumuşum..
