"Onun annesiydim, aslında ne çok şey öğretecektim ona; yemeyi, yürümeyi, konuşmayı, keşfetmeyi...
Meğer ne kadar cahilmişim; bilen oymuş, unutan ben. Büyük oymuş, büyüklenen ben.
Osho'ya "Çocuklarımıza daha ahlaklı ve dindar olmayı nasıl öğreteceğiz?" diye sorarlar. O da bilinecek ilk şey, bunu çocuklarımıza öğretemeyeceğimizdir. Çünkü onlar Allah'a sizden daha yakın durumdalar. Onlar Allahın evinden yeni geldiler ve oranın güzel kokusunu hâlâ üzerlerlerinde taşıyorlar. Siz ise unuttunuz. der
Zamaninda aile içi sohbetten mahrum kalan bu çocuklar gün gelecek sizden uzaklasacak. Eteginizden itelediginiz çocuklar, yarın sizden kaçacak. Cunku birlikte güzel vakit geçirmeyi hiç kimseden ogrenmemis olacaklar.
“O, dinmek bilmez bir merak ile kendini geliştirmiş, annelik makamı ile başlayan çocuk farkındalığını aile danışmanlığı ile taçlandırmış ve bütün tecrübelerini elinizde tutuğunuz bu kitaba dönüştürebilmiş nadide bir insan.
İçselleştirerek okuyacağınız satır aralarında kendinizi bulacak, kimi zaman tebessüm edecek, kimi zaman hüzünleneceksiniz. Bazen anne-baba olmanın ne kadar keyifli olduğunu hissedip etekleriniz zil çalacak, bazen de çocuk yetiştirmenin ne denli sorumluluk istediğini iliklerinize kadar hissedeceksiniz.
Gonca Anıl “Annelik Makamı” kitabında oldukça samimi satırlar kullandı. Duygularını paylaşmaktan çekinmedi. Çocuklarından, çocukluğundan, anne ve babasından bahsetti. Hayata bakışını anlattı. Çözüm önerilerini ve tavsiyelerini derledi.
Okumaktan keyif aldığım, bir sonraki Gonca Anıl kitabını heyecanla beklememe sebep bu güzel eser için kendisini tebrik ederim.
Umarım sizler de beğenir, sonraki kitapları için kendisini yüreklendirirsiniz.”
-Uzm. Pedagog Dr. Adem Güneş
"Çocuğum çok huysuz, sürekli hırçın davranıyor."
“Evlatlarım beni hiç dinlemiyor, dediklerimi yapmıyor.”
“Bu kız hiç ders çalışmıyor."
“Oğlum ergenlik dönemine girdi, hiç anlaşamıyoruz."
“İşten güçten çok bunaldım, neyi önceleyeceğimi bilemiyorum.”
Bu cümleler size de çok tanıdık geliyor mu? O zaman doğru yerdesiniz! Haydi, bunlara hep birlikte çözümler arayalım mı?
Kapağı çevirdiğinizde yaşadığınız zorluklar konusunda yalnız olmadığınızı göreceksiniz ve fark edeceksiniz ki bazı sorunların çözümleri ne kadar da kolaymış.
Derdimiz ne büyüklere gereksiz yükler yüklemek ne de küçükleri fazlaca yüceltmek. Derdimiz insanı, beni, seni ve bizi anlama çabası…
Aile danışmanı Gonca Anıl’ın uzmanlık taslamayan samimi üslubuyla ele aldığı duyguların renkli, keyifli ve bir o kadar da sarsıcı dünyasına hoş geldiniz.
Gonca Anıl'ın şahane kitaplarından birini daha okumuş olmanın keyfini yaşıyorum. Tadına doyamadığım için kitap biter bitmez yazarın başka eserleri var mı diye net'te aramaya giriştim hemen. Evet birkaç ay önce beğenerek okuduğum ''Acemi Yetişkinler Güçlü Çocuklar'' kitabının da aynı yazara ait olduğunu görünce anımsadım elbette. O gün de tıpkı bugünkü gibi yazarın yayınlanmış eserlerini aramış ''Annelik Makamı'' nı görüp edinmiştim. Unutmayı tercih etmiş olmam akıllıcaydı. Çünkü bu kitap da okunduğunda okuyabileceğim yayınlanmış başka eseri yoktu. Dilerim yeni çalışmalarıyla yeniden karşıma çıkacaktır. Aslında her iki eseri de verdiği mesaj açısından defalarca okunup zihne kazınacak nitelikte. Sadece anne ve anne adaylarının değil çocuklarla ilişkisi olan herkesin okuyabileceği eserlerdir.
Çocuklarla ilişkisi olmayan insan yoktur kanısındayım. Çünkü onlar her yerdeler. İyi ki varlar, her daim olsunlar. Onlar ışıl ışıl gözleriyle her şeyi derinden incelerler. Yetişkinleri de... Minicik halleriyle yetişkinlerin ruh hallerini anlar, duruma göre pozisyon alırlar. Peki biz yetişkinler onların ruh dünyası hakkında ne kadar bilinçliyiz? Bunu tahlil edebilmemiz için Gonca Anıl'ın eserleri oldukça iyi seçeneklerdir.