Yalnızlığı bir seçimdi, kader değil, mutsuzluğu da... Önce kendini sevmeliydi insan ve bu sevgiye tutunmalıydı. Sevgi ile bakmalıydı bir kuşa, bir taşa, bir ağaca, bir işe, bir insana.
Gonca Ataç’ın harika kurgusuyla; “Ah”
Bir kadının, bir adamın, bir çocuğun başka başka zamanlarını anlatan öyküler; birbirine dokunan anlarla…
Sevda ile çiçek mezatına gidiyoruz ilk öyküyle; Sevda’nın çiçekli yaşamındaki tek güzellik olan güllerin, arasında onun yaşamsal savaşını öğreniyoruz ve yaşamın salt savaştan ibaret olduğunu beynimize
Bir insanın hayatının dönüm noktalarını; onda derin izler bırakan olayları ve bunların insan ruhuna onarılması zor ve hatta imkansız zararları, yaşadığı duyguları, hisleri düşünceleri, geleceğe umutla bakarken yıkılan hayalleri ve belkide direnci kırılan, yitip giden canların yaşamlarını 3-4 sayfada bir ömrün ustaca, duyguların aktarımında
Maalesef bir kaç öykü dışında hatta onlarda tam olarak değil beni etkilemedi kitap.Kitap fuarından tavsiye üzerine almıştım ama beni tatmin etmedi öyküler hava da ve yavan kaldı.Derine inememis bir türlü iyi konulara değinmeye çalışmış ama olmamış .Ama dil kötü değildi .Sadece eksikti bana geçmedi