Yaraların bilinç altında neden kapanmadıklarını bir türlü anlamamışımdır. Neredeyse tüm yaralar kapanırlar ama bilinç altındakiler bir ömür boyunca kanamayı sürdürürler
“Olgunluk kavramının en çok olgun olmayan insanlarca arzulanması da ilginç bir olgudur. Ama burada gözle görünür bir çelişki vardır: Gerçekte başkalarının olgunlaşmamışlığını suçlayarak kendilerininkini savunmuş olurlar.”
“Gün gelir karşına biri çıkar ve senin her gün yürüdüğün yolları sana öğretmeye kalkar. Ve bunu senin iyiliğin için yaptığını söyleyerek, bir de teşekkür bekler.”
SİZ BENİM NELER ÇEKTİĞİMİ NEREDEN BİLECEKSİNİZ?
Bazı şeyleri yaşamadan anlamak gerçekten zor belki de imkansız. Bana sorsanız empati yaparım anlarım insanları derim ama anlamıyormuşum anladığımı zannediyormuşum. Bu kitapla taktığım atgözlüğümü biraz çıkarabildiğimi düşünüyorum.
Kitabın konusu engelli doğan birinin hayatına "normal" ne oluyorsa bu normal olmaya çalışması çabası, eğitimi anlatılıyor.
Bu konuda bir çok film izlemiş kitap okumuşuzdur. Bu kitabın diğerlerinden farkı ise bize hep engelli bireyin yaşadığı zorlukları hırsı çabası gösterilmiştir. Bu kitap da ise babasının ağzından anlatılıyor. Engelli biri için hayat ne kadar zorsa ailesi içinde bir o kadar zor olduğunu okuyoruz. Ve hayat maalesef engelli bir çocuğa adil davranmadığı gibi ailesine de kolaylık sağlamıyor. Yardıma ihtiyacı olan insanları görmezden gelmelerini bile bazen bir şekilde anlıyorum ama destek olmadığı gibi köstek olanları anlayamıyorum anlayamayacağım da
Ben bir engele sahip değilim bir yakınımda değil onun için bu kişileri anlıyorum diyemem ama artık anlamaya çalışıyorum diyebilirim
Hikâyeyi bir babanın iç sesinden dinliyoruz, parça parça.. Oldukça cesur, gerçekçi ve sorgulayıcı bir iç ses.
Öte yandan, kitapta çokça yazım yanlışı ve anlatım bozukluğu vardı. Çevirisinin tekrar gözden geçirilmesi iyi olurmuş.