Hacı Emîn el-Hüseynî Gönderileri
Hacı Emîn el-Hüseynî kitaplarını, Hacı Emîn el-Hüseynî sözleri ve alıntılarını, Hacı Emîn el-Hüseynî yazarlarını, Hacı Emîn el-Hüseynî yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir milleti kimse ayakta tutamaz
Ahlaken tahrip olduğu zaman
Ahmet Şevki
Devletlerin haysiyetleri olduğu gibi halkların da haysiyetleri vardır.
İngilizler bütün dünyanın en usta siyasi nifak odağı olduklarını ispatlamış oldular. Şöyle ki; Mustafa Kemal'e ve Türkiye devletine, bir sulh girişimine karşı zorluk çıkarmamak için hilâfetin ilgası ve İslâm ile bağların kesilmesini şart koşmaktaydılar. Öte taraftan Sultan Vahdeddin'i kaçırma komplosunu kurarak onu donanmalarının himayesinde Türkiye'den çıkardılar, aynı zamanda dünyaya karşı Müslümanların halifesinin kendilerine, yeni Türk hükümetinin baskı ve zulmünden kurtulmak için iltica ettiği propagandasını yapmaktaydılar. Böylece güçleri nispetince dünya Müslüman kamuoyunun sempatisini kazanmaya çalışmaktaydılar...
Âh lanetlenmiş toplum, tüm insanlığın bitmeyen imtihanı!
Almanlar, Yahudilere iyi davrandıkları, adil ve eşit muamele ettikleri, onlara kolaylık ve saygın bir yaşam sundukları, kendileriyle eşit gördükleri, iktisadi, kültürel ve sosyal yaşamda onlara geniş bir alan açtıkları, ancak Yahudilerden aynı şekilde karşılık göremediklerini, bütün bunlara karşı nankörlük edip Alman milletiyle bütün bağlarını kopardıklarını anlatmaktadırlar. Yahudilerin kendilerine ihanet etmesini, düşmanları ile işbirliği yaparak iki dünya savaşında da zafer kazanmalarını engellemelerini, salt İngilizlerin kendilerine Filistin'de ulusal bir yurt vaadinden dolayı Almanlara çok büyük zararlar verdiklerini gerekçe göstererek onlara karşı duydukları nefreti dile getirmeteydiler. Almanların bu kini Yahudilere gerçekten çok pahalıya mal olmuştu...
Her defasında Himmler'den Yahudiler hakkında aşırı kindar sözler işitiyordum. Onları zalimlikle itham ediyor -ki Yahudiler kendilerini zulme uğrayan halk olarak görmekteydi- onları savaş çıkarmakla, bencillikle vb. şeylerle suçluyordu. Yahudilerin önceki savaşta Almanya'ya verdiği zararların büyüklüğünü açıklıyor ve onların savaş ateşini yaktıklarını ve sonra da kendileri hiçbir kayba uğramadan, çıkardıkları savaşı maddi çıkarları için istismar ettiklerini anlatıyordu. "Bundan dolayı biz bu savaşta onlara geçmişte yaptıklarının karşılığını ödetmeyi planladık. Şu ana kadar üç milyon kadarını yok ettik" (Bu konuşma 1943 yazında cereyan etti)
Dünyada en kıymetli mekân bir eyer
Ve bu zamanda en iyi dost bir kitaptır
el-Mütenebbî
“İyilikle kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel olan davranışla sav; o zaman bir de göreceksin ki seninle aranızda düşmanlık bulunan kimse kesinlikle sıcak bir dost oluvermiş!" (Fussilet, 34)
Halen devam eden problem
Alman komutan -maalesef açık bir gerçeği ve acı bir gerçeği- Arapların kendi aralarında gruplar ya da fertler arasındaki ihtilaf ve çekişmeleri ile meşhur olduklarını dile getirdi. Ki bu durumları birçok sıkıntı ve problemle karşılaşmalarına sebep oldu, geçmişte ve hâlihazır durumda çok önemli hedeflere ulaşmaktan Arapları alıkoydu.
Hitler ilkelerine bağlıydı, sözlerinin arkasında durmakta idi. Daha önce tanıdığımız, Araplara ya da avlamak istedikleri herhangi bir millete karşı sahte sevgi ve muhabbet gösterisinde bulunan bazı İngiliz siyasetçiler gibi münafık değildi. Aksine her konuşmasında ve siyasi planında oldukça açık idi. Almanya'nın çıkarlarından başka hiçbir şeye önem vermiyordu.