Çözüm sürecini, hükümetten (devletten, uluslararası aktörlerden vb.) beklemek yerine, toplumun içindeki çok çeşitli kesimlerin ve dinamiklerin sürecin aktif özneleri haline gelecekleri ve bu çeşitlilik içinde oluşturacakları hattı hayata geçirmek için makro siyasi aktörleri zorlayacakları bir süreç olarak düşünmek daha anlamlı ve sonuç alıcı olabilir.