7.0/10
4 People
12
Reads
0
Likes
892
Views

Hans Kohn Posts

You can find Hans Kohn books, Hans Kohn quotes and quotes, Hans Kohn authors, Hans Kohn reviews and reviews on 1000Kitap.
Fransızlar için akan Leh kanı
7 Eylül 1831 günlü nüshada Lamennais, Varşova düştükten sonra şöyle yazıyordu: "Kahraman halk! Kalbirnizin aziz halkı Mezannda huzur içinde yat! O mezarda bazılarının alçaklığı ve bazılarının cinayetleriyle yatıyorsun! Fakat unutma ki bu mezar ümidin boşluğunda değildir! Çünkü bu mezar ihtilalin teminatı olan haçı aşmıştır." Polanya'nın hürriyeti için şiddetle savaşanlardan çoğu Fransa'ya hicret etti.
Brehislaw Trentowski'nin Przedburza Polityczna'daki anti-Türk, anti-Germen söylemi
Eğer ben çar olsaydım hür ve mesut bir Panslav imparatorluğu kurardım. Allanın bana emrettiği adalet anlayışı ile ve idrakimle Polanya'nın bağımsızlığını iade eder, Çar'dan nefret eden Çeklerin, Sırpların, Illyrienlerin ve bütün Güney Slavlarının kalplerini kazanırdım. Kendimi onlara sevdirirdim. Onları harikulade bir biçimde heyecanla sarsardım. Bütün fethimi askeri güç ve para kullanmadan yapardım. Her yerde hürriyet sancağını dalgalandırırdım. Hiçbir güçlükle karşılaşmaksızın Türk imparatorluğunu ve Avusturya imparatorluğunu imha ederdim, çünkü bütün Slavlar benim davetimle savaşa uçarcasına atılacaklar ve aslanlar gibi harp edeceklerdir. Türkleri Asya'nın ortasına sürerdim. Alman cephesine kanla yazacağım mektuplarla onların sınırını çizerdim. Çünkü ben Slavım, ben bütün bu işleri yapmalıyım, çünkü Slavım ve Rusya müdahale etmeyecektir, bu açıktır. Şurası kesin ki; Fransa Slavlann büyük kurtancısı olacaktır ve Slavları Alman-Türk boyunduruğundan kurtaracaktır".
Reklam
Hoene-Wronski'nin abartılı Rusya sevgisi
Hoene-Wronski 1848 yılında Slavlara sesienirken onları hükümetlerini korumaya ve ayaklanmaların, şiddetin tahribatma karşı tedbirli olmaya çağırdı: "Bütün milletlerin birleşerek Rusya'ya karşı çıkmalarıyla O 'nu mağlup edebileceklerini hayal edebiliyor musunuz? Rusya Napolyon'a karşı mukavemet ettiği gibi bütün Avrupa'ya da direnecektir"
Türklük, İslamlık ve Yakubiliğe karşı kurulan bir cephe: Panslavizm
Josef Marie Hoene-Wronski, Polonya ve Rusya birlisinin, otoritelerinin Avrupa'ya kabul ettirebilmesi için elzem olduğuna inanıyordu. Alman felsefesiyle yetişmiş, onun tesirinde kalmıştı ve kendisi feylesof ve matematikçi idi. Uzun müddet Paris'te yaşadı. Bütün beşeri bilgilerin sarsılmaz esaslar üzerine oturtulmasını hayal ediyordu. Kurduğu sisteme (Messianique Siystem} "Mesihçi Siste.m" diyor ve bu sistemin mutlak olduğunu, bilginin bütün donelerini değiştireceğini savunuyordu. Ona göre Rusya ilahi hukukun kalesiydi. Vaktiyle insanlığın iki büyük düşmanı İslamiyet ve Jacobisme tarafından ezilmiş olan Slavlar, parçalanır duruma gelen Avrupa'nın imdadına koşacaklardı). Fransa onun idealindeki hükümet modelini yerleştirmişti. Burada halka mutlak bir iktidar verilmişti ve bir başka deyişle demagoji tek hakim unsur oluyordu. Almanya onun idealine göre kiliseyi yerine yerleştirmişti ve aklın kesin hakimiyeti prensibini kurmuştu...
Emperyalist olmak isteyen müstemleke devletleri
Staszic, birlik fikrine Almanların karşı çıkmasından şüphe ediyordu. Roma dilinin halkları, devlet ve kilisenin ayrılmasının sonuçlarından yıpranmışlardı. Almanlar korkunç ve uzlaşmaz bir fetih zihniyetiyle bozulmuşlardı. Yalnızca Slav halkları Rusya'nın yönetiminde bir politika ile tarihe mührünü vuracak yeni bir devri kurabilirlerdi. Batı tarafından terk edilmiş Polanya, bulunduğu durumun gerçeklerini kabul etmeye ve Rusya ile Avrupa'da Slav meselelerini bölüşmeye mecburdu. Staszic ve diğer muasırı yazarlar şu hususları ifadeden zevk duyuyorlardı: "Biz tek bir emperyalizme sahibiz, mağlup bir milletin terk etmediği manevi bir emperyalizm. Bu ülke kültür sahasında yeni fetihler hazırlıyor fakat bunu Alexandre'ın Rusya'sının yardımıyla -onun sayesinde- gerçekleştireceğine kesinlikle inanıyor".
Şimdilerde kanlı bıçaklı olan iki milletin birlik tahayyülü
I. Napolyon'un hükmettiği dönemde Lehler bütün hayallerini kaybettikten sonra, Polanya'da gelen nesil "aydınlıkçılar" oldu. Bunların arasında büyük adamlar da çıktı. Stanislas Staszic (1755-1826) bütünüyle Slav davasına kazanılmış ve Rusya'ya bağlanmıştı. Bu Katolik papaz sosyal reformlar ve ilmi gelişme için ihtiras duyuyordu. Vatandaşları üzerinde çok büyük bir tesire sahipti. Varşova'da Dostlar Cemiyeti'nin kurucusu ve başkanı oldu. (Towarzystwo Przyjaciot nauk) 1815 Ağustos'unda okuyucuya şu başlıkla bir makale sundu: "Avrupa'da politik denge üzerine düşünceler" (Mysli o rownowadze polıtyczneiw Europie). Önce Çar'ın şahsiyetini selamlıyor ve büyük Rus imparatorluğu ile Slavların birleşmesi davasını savunmasını istiyordu. Bu birlik, kardeşlik ve eşitlik prensipleri üzerine kurulmalıydı. Bu birlik federe bir Avrupa'nın yaratılmasına müncer olacaktı.
Reklam
80 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.