Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hasan Babacan

Hasan BabacanMehmed Talat Paşa yazarı
Yazar
Derleyen
8.9/10
10 Kişi
35
Okunma
2
Beğeni
1.797
Görüntülenme

Hasan Babacan Sözleri ve Alıntıları

Hasan Babacan sözleri ve alıntılarını, Hasan Babacan kitap alıntılarını, Hasan Babacan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her zaman her devirde bir süper güç, dünya siyasetinden çekilirse veya çekileceği anlaşılırsa, mevcut süper güçler tarafından dünyanın veya bölgenin siyasi haritası yeniden çizilir.
Osmanlı Hürriyet Cemiyeti'nin gelişmesinde etkili olan localar Makedonya Rizorta ve Veritas localarıdır. Talât Bey, Mithat Şükrü, Kâzım Nami, Makedonya Rizorta Locasına üyedirler.
Sayfa 16 - Türk Tarih Kurumu
Reklam
Talât Paşa, İttihat-Terakki'nin timsali olarak memleketimizde bir devrin tarihini temsil eden İhtilâlci bir devlet adamıdır. İçindeki ateşli hürriyet ve vatanseverlik hamlesiyle önündeki engelleri devire devire mukadder olan yolunda sonuna kadar yürümüş bir insandır.
Sayfa 275 - Türk Tarih Kurumu
Talât Paşa, Berlin'de geçirdiği yaklaşık iki buçuk yılı aşkın bir zaman zarfında, kendisine yakın gördüğü yabancı çevrelerle temasa geçmiş ve bu arada elde ettiği bilgileri ve belgeleri Anadolu'daki Millî Mücadele'nin lideri Mustafa Kemal Paşa'ya mektupla haber vermiştir.
Sayfa 230 - Türk Tarih Kurumu
Ermeni meselesinde Talât Bey'i suçlayanlar, önyargılı olarak düşünmekte ve karar vermekte, dönemin mevcut savaş şartlarını göz ardı etmektedirler. Kaldı ki, Tehcir konusunda ilk adım ve fikir, Harbiye Nâzırı ve Başkumandan vekili Enver Paşa'dan çıkmış, Talât Bey'de Dâhiliye Nâzırı sıfatıyla memleketin güvenliği ve geleceği için, aralarındaki mutabakat ve uyum sayesinde cesaretle uygulamaya koymuştur.
Sayfa 155 - Türk Tarih Kurumu
Talât Paşa, lüks ve israfı sevmezdi. Hangi makam ve mevkide olursa olsun, alışkanlıklarından vazgeçmezdi. Yaz günlerinde en çok sevdiği yemek çeşidi, domates, peynir ve ekmek idi. Dâhiliye Nâzırı olduğu zaman bile makam odasında evden getirdiği bu tür yiyecekleri çıkarır ve yerdi. Arkadaşları onun bu alışkanlığını işgal ettiği makamdan dolayı eleştirirlerdi. Hattâ sadrazam olduğu dönemde bile yemeğini sefer tası ile eşi evden Babıâli'ye gönderirdi. Bir yere gitmesini ve birinden ikram görmesini istemezdi.
Sayfa 48 - Türk Tarih Kurumu
Reklam
Nazır olduğu zaman seyahat için aldığı paradan artanı vezneye iade ederdi. Hâlbuki kanun gereği alınması icap eden paradan iade edilmezdi. Bunu hatırlatan veznedara Talât Paşa mevkisinden beklenmeyen bir cevap vererek: "-Ben hakkım olmayan parayı almam", diyerek iade ederdi. En büyük mevki bile ona en küçük gurur vermemişti.
Sayfa 51 - Türk Tarih Kurumu
...Ermenistan'ın belli sınırları yoktur. Böyle bir sınırın varlığını ve nerelerden geçtiğini bugün için Ermenilerin kendileri dahi bilmemektedirler. Coğrafyacılar ve Tarihçiler de şimdiye kadar Ermenistan denen bölgenin kesin olarak sınırını çizmiş değildirler. Ancak bilinen bir gerçek varsa o da bu bölgede ilk çağlarda Urartular, Mitanniler ve daha başka eski kavimler gibi Ermenilerin de bulunduğu ve yaşadığıdır. Kısaca Ermenistan coğrafi bir bölge adı olup, pek çok kavimin burada yaşadığı, sadece Ermenilere ait bir bölge olmadığı tarihi gerçeklere uygun düşmektedir.
Osmanlı ordusundaki Ermeni askerlere yönelik ilk tedbir, bunların "muharip" sınıflar dışına çıkarılarak, ordunun inşaat, yol ve demiryolu, depo hizmetlerine verilmeleri olmuştur.
Sayfa 118 - Türk Tarih Kurumu
"İyi silah kullandığım için bana tabanca sıkmak güçtür. '....Bununla beraber bizim gibilerin, yani büyük inkılâp yapanların, ölümü kurşunladır. Bundan yakamızı güç sıyırırız." -Talât Paşa
Sayfa 50 - Türk Tarih Kurumu
Reklam
Meşrutiyet'in ilânından sonra;
İttihat ve Terakki Cemiyeti temsilcisi olarak İstanbul'a gelen Talât Bey ve arkadaşları, Kâmil Paşa ile görüşmüşler, Müşir Recep Paşa'nın Harbiye Nazırlığına getirilmesini teklif ederek, bu hususta aracı olmuşlardı. Padişah ise, kendisine daha önceden Recep Paşa'nın aleyhine verilen bir jurnalden dolayı, bu atamaya karşı çıkıyordu. Şeyhülislam Cemaleddin Efendi'nin aracı olması üzerine Recep Paşa Harbiye Nazırı oldu. Paşa'nın görevine başlar başlamaz ansızın ölümü Meşrutiyet için çok zararlı olmuştur. Yerine geçen Ali Rıza Paşa siyasî geleceğini cemiyetle hoş geçinmeye bağladığı için gerçek vazifesinde gevşeklik göstermiştir. Özellikle ordunun siyasete karışması onun zamanında müzmin bir hâl almıştır.
Sayfa 33 - Türk Tarih Kurumu
Berlin'de parasız kaldıkları zamandı. Bahaeddin Şakir'in elbiselerinin çok eskimiş olduğunu görünce kendi elbiselerinden birini vererek: -"Birbirimize para yardımı yapacak halde değiliz. Bari elbiselerimizi paylaşalım" diyordu.
Sayfa 53 - Türk Tarih Kurumu
Talât Paşa bir gün en yakın dostlarından Abdülaziz Mecdi Efendi'ye şöyle demişti: "Hocam, düşünüyor bir türlü karar veremiyorum, sen ne dersin Allah aşkına, mason mu kalayım, Bektaşi mi olayım? Mecdi Efendi de: "Paşam, bence bunların ikisine de lüzum yok, ama mutlaka birini tercih etmek lâzım geliyorsa, Bektâşiliği seçin, zira Bektâşilik bir Türk tarikatıdır" demişti.
Sayfa 53 - Türk Tarih Kurumu
Ermeni Tehcirini Türklere Yapılanlarla Kıyaslamak
Yüzyıllardır Ermenilere hamilik yapan Rusların, Stalin döneminde Kırım Türklerine, Ahıska Türklerine, Kafkaslarda Karaçay Malkar Türklerine uyguladıkları tehcir ile Osmanlıların uyguladığı tehcir arasında derin farklar vardır. Bir kere gerekçeler tutarsız ve kasıtlıdır. İkinci Dünya Savaşı sıraları, Almanların Sovyet topraklarını terk etmesinden sonra “Almanlara yardım ettiniz” bahanesiyle sürgün edilmişlerdir. Bu sürgünlerin yapılış tarzı ise tam bir insanlık suçudur. Saydığımız bu Türk kavimleri, doğurganlık bakımından Ruslara oranla daha iyi durumda olmalarına rağmen, sürgüne gönderildikleri yıllardaki nüfuslarına dahi ulaşamamışlardır. Bu bakımdan Rusların ve diğer milletlerin Türklere uyguladığı muamele açık bir insanlık suçu ve sonu soykırıma varan bir uygulamadır. Osmanlı Devletinin Ermenilere uyguladıkları zorunlu sevk ve iskân politikası, olayın gerçekleştiği dönem ve şartlar göz önüne alındığında, her yönüyle insani yönü ağır basan ve haklı bir uygulamadır.
Sayfa 102 - Altın Post Yayıncılık
Ermenistan coğrafi bir bölgenin adı olup pek çok kavmin burada yaşadığı, sadece Ermenilere ait bir bölge olmadığı tarihî gerçeklere uygun düşmektedir.
Sayfa 11 - Altın Post Yayıncılık
107 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.