Kur’an açısından bakıldığı zaman bilginin daima öncelendiğini söylemek mümkündür. Bir insan, İslam’ı bildiği kadar Müslüman olabilir. İslam’ın belirleyici yegane bilgi kaynağı Kur’an-ı Kerim’dir. Kur’an’ın dışındaki her türlü bilgi insan ürünüdür, beşeri bilgidir; sonuna dek her türlü tenkit ve tahlile açık olmak durumundadır. Kur’an, Kur’an’ın dışında herhangi bir bilgiye vahiy muamelesi yapılmasına, Kur’an’la eşdeğerde tutulmasına izin vermez. Vahyin ilk muhatabı olan Hz. Muhammed de Kur’an’ı insanlara tebliği etmek ve ona uymak zorundadır. Kur’an’ın kurucu ilkelerini bilmeden ne İslam’ı yaşamak, ne de Hz. Muhammed’i as örnek almak mümkündür.
Hakikati ve neyin doğru olup olmadığını önemsemeyenler ya kendilerini kandırır, ya da kolayca kandırılır... Mutluluğun da, başarının da, salih amelin de temelinde öncelik sıralaması vardır; ilkeleriniz ve öncelikleriniz yoksa, geleceğiniz de yoktur.