Kaybolursak ve bunu kimse fark etmezse
aslında kaybolmuş sayılmayız. Çünkü bir şeyin kaybolması için önce onun görülmesi
ardından da eksikliğinin fark edilmesi gerekir.
Birinin kaybolması için her zaman iki kişiye ihtiyaç vardır.
Geride kalan kişi için hep, elleri bomboş kaldı, deriz.Ama aslında giden, geride kalanı bir yığın soruyla baş başa bırakır.
Bu sorular tarihteki kralların, bilginlerine
sorduğu bilmeceler kadar zordur:
"Ay'ın ağırlığı ne kadar?"
"Denizde ne kadar su var?"
"Yer ile gök arasında ne kadar mesafe var?"