Vuslat teki moderatörlüğünde okuduğum, @heraklesyayinlari tarafından yayınlanmış olan, yazar @hilay_61 kaleminden #vaktileyl kitabı ile geldim. Kitabın henüz ilk sayfasını okumamın ardından beni müthiş bir kurgunun beklediğini ve hiç sıkılmadan okuyacağımı anlamıştım. Nitekim öyle de oldu. Neredeyse bir günde hiç bırakmaksızın okuyup bitirdim kitabı. Her bir bölüm ya çok heyecanlı - merak uyandıran ya da insanın içini ürperten veyahut huzur bile veren bölümlerdi. Fakat olayların daha yavaş ilerlemesi ve duyguların biraz daha yoğun kaleme alınmasını tercih ederdim. Çünkü herşey çok hızlı gelişmiş ve daha uzun olsaydı düşüncesi oluşuyor okurda. Yazara tavsiyem; kitabına, kendisine ve kalemine güvenmeli ve daha özgüvenli bir duruş sergilemeli. Zira kendini daha da geliştirdiği taktirde çok başarılı bir yazar olabilir.
Konusu nedir?
Zilşan, kendisini umursamayan ve hatta hayatı ona cehenneme çeviren babası ve abisi ile yaşamakta. Yaşadığı işkenceler yetmezmiş gibi abisi ve babası arasında ki konuşmayı duyar ve her şey değişir. Mervan, anne ve babasını kaybetmiş, yaşını doldurduğunda mirasının başına geçip kendine bir hayat kurmuştur. Lakin tüm kadınların kanayan yarası onunda evine uğramıştır ve bunun peşini bırakmaya hiç niyeti yoktur.
Başka bir kitapta buluşmak üzere, edebiyatla kalın
#vuslatınkitapkurtları
Annesinin yokluğu yetmezmiş gibi babası ile ağabeyi de Zilşan'a karşı pek iyi tutum içerisinde değillerdi. Babası işadamı olmasına rağmen kirli işlerle uğraşıyor, ağabeyi ise gücü yettiğine çıkışıyordu. Bir gün ağabeyinin yaptığı çok kötü bir işi işiten Zilşan, artık o evde kalamayacağını anlamıştı. Böyle bir ortamda değil mutlu bir yaşam sürmek,
Çabucak bitirdiğim bir kitap oldu VAKT-İ LEYL. Yazarımız @hilay_61 genç ve ilk bebeğinin heyecanını yaşıyor.Konuda ara ara kopukluk,azıcık "ee bu böyle değildi ki ne oldu şimdi" hissi yaşamadım diyemem.Karakterler sağlam,özellikle Mervan ilgi çekici bir adam.Has kızımız Zilşan'ın ise başına gelmeyen kalmadı. Gazel'e uyuz olduğum kadar Samay'ı ellerimle boğmak istedim.İlk kitabın günahı olmaz ya hani. Gelişebilir ve ümit vaad eden bir kalemden ilginç bir hikaye bu. Azıcık konuya değinip kaçıyorum
Otobüs beklerken yanına gelen çocuk ile irkildi Zilşan,bacağında ki onun eli miydi? Bu da yetmedi sınıfta yanına oturdu.Bu da yetmezdi tabii,abisinin yaptıkları öğrenince evden kaçan Zilşan'ı ikinci kez (!) kaçırdı.Abisi Uğur'un yaptıkları yüzünden Mervan ile ortak oldular.Babasından sürekli şiddet gören,psikopat bir abiye sahip biri ne kadar normal olabilirdi?
Zamanla bilmediği bir ortama ayak uydurmak zorunda kaldı ve bu sefer de Samay tarafından kaçırıldı. Ama Samay, Mervan kadar temiz yürekli bir adam değildi.
Mervan'a aşık oldu,kızını kızı bildi,onunla mutluluk hayalleri kurdu.Hayat hiç bir zaman adil değildi ve her "şükür" dediğinde yeni bir dert geldi buldu Zilşan'ı.En sonunda Mervan ortadan kaybolduğunda tek dayanağı evlatlarıydı ve sabırla bekleyecekti.
"Şunu sakın unutma ufaklık,güvenmek en büyük kumardır.Kendinden başka kimseye güvenme."
"Erkekler de korkar,erkekler aslında öyle güçlü değillerdir bunu onlar da iyi bilir.Bu yüzden kendi zayıflıklarını gizlemek isterler,bunun için de başkalarını korkutup güçlü kalmaya çalışırlar."
"Anne diye bilir miyim?"dedi masumca sonra tekrar konuştu. "Bir anne nasıl olur ki benim hiç annem olmadı."nasıl olduğunu bilseydim eğer sana anlata bilirdim...