'Her kalp yarım bir şarkı söyler,ta ki bir başka kalp o şarkının eksik kısmını fısıldayıncaya kadar.' Senin kalbin benimkine fısıldadı ve onu tamamladı.
"Bir insanın dünyadan yok olması ve onu özleyecek, hatta ölmesini umursayacak birilerinin olmaması ne kadar üzücü, değil mi?"
Muhabir Moira Harrison karanlıkta fırtınadayken kayboluyor. Farlarının ışığında aniden yalnız bir figür belirdiğinde frene basıyor ama çok geç. Yolun uzak tarafındaki bir ağaca çarpmadan önce arabasının yan tarafındaki sert darbeyi hissediyor. Sonrasında bir adam kapısını açıp ona her şeyi gördüğünü ve ambulansı arayacağına söz veriyor. Sonra Moira kendisinden geçer. Ancak kendine geldiğinde yalnızdır. Adam yok. Ambulans yok. Yaralı yok. Kimse yok. Tabi bu hikâyeye kimseyi inandıramıyor; belki de özel dedektif olan ve isteksizce davayı üstlenmeyi kabul eden yakışıklı bir eski cinayet masası dedektifi dışında. İpuçları ortaya çıkmaya başladıkça, birisinin bu gizemin çözülmesini istemediği ve şok edici bir sırrı korumak için hiçbir şeyden vazgeçmeyeceği ortaya çıkıyor.
Gizem olarak iyi düşünülmüş. İlginizi birinci sayfadan itibaren canlı tutuyor. Bu romanla ilgili en büyük sorunlarımdan biri, yolun dörtte birinden biraz daha fazlası olan "kötü adam arka plan çöplüğü" idi. Bu bilgilerin bana kitabın başlangıcında bir anda aktarılması yerine, kitap boyunca daha doğal bir şekilde aktarılmasını tercih ederdim. Çoğu zaman beni deli eden eksik cümlelere rağmen Hannon'un yazım tarzından gerçekten keyif aldım.
Konuyu çok beğendim, okuması keyifli güzel bir romantik gerilim. Yalnız anlatımı gerçekten çok iyiydi, sürükleyici ve gereksiz detaylara yer vermeden konu odaklı ilerledi. Aksiyon dolu değildi ama merak ederek okumamı sağladı. Moira ve Cal arasındaki çekim de kitaba ayrı bir güzellik katmış. Ne yazık ki devam kitapları basılmamış.Dev ve Connor'u da okumak isterdim. Eğer basilirsa kesinlikle okurum.
#kitapyorumu #geceninaynası #vanished
Herkese merhaba bu ay #korkuyoruzamaokuyoruz grubum için #irenehannon ın kitabını seçtim. Uzun zamandır kitaplığımda bekliyordu. Goodreads puanı 4.11 bana biraz abartmışlar gibi geldi.
Gazeteci Moira, aşırı yağmurlu bir günde ıssız bir yolda giderken bir kadın görür ancak frenlere asılsa da yan dönüp sürüklenen arabayla kadına çarpar. Bir adam kazayı gördüğünü yardım çağıracağını söyleyip gider ancak saatler geçse de ambulans ve polis gelmez. Moira en sonunda kendisi aradığında kimseyi bir kadın ve adam gördüğüne inandıramaz. Bunun üstüne dedektif Cal'e başvurur. olayın üzerine düştükçe ülkede tanınan başarılı bir çocuk cerrahı üzerinde şüpheler yoğunlaşır.
Moira ve Cal arasında yakınlaşmanın olması biraz polisiye yönü ve heyecanı kesintiye uğratmıştır bana kalırsa. Katilimiz iyisi sanırım en ilginç psikolojiye sahip katillerden biriydi. Sürekli polisiye okuyanların tatmin olmayacağını söyleyebilirim bu kitaptan. Çünkü yarısında ne olacağını tahmin edebiliyorsunuz. Hatta psikolojik-gerilim okuyanlar katilin son anda yapacağı şeyi de tahmin edebilir. Ama sanırım kafa dağıtmak için okuyabileceğiniz yavaş tempolu kitaplardan.