Hakkında
Orta, lise ve yüksek öğrenimini İstanbul’da tamamladı (1978). Sümerbank Yıldız Çini ve Porselen Fabrikası’nda desinatör olarak çalıştı (1977-1979). İstanbul Küçükyalı 50. Yıl Lisesi’nde öğretmenlik görevine başladı (1979), Özel Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesi'nde dersler verdi (1982-84).
Ankara’da Devlet Memurları Yabancı Diller Eğitim Merkezi’nde İngilizce öğrenimi gördü (1985-86). Çatalca Durusu (Terkos) Hüseyin Ökten Lisesi’nde müdürlük yaptı (1987). Bilimsel çalışmalarını sürdürebilmek için idarecilikten ayrılarak öğretmenlik görevine döndü (1987).
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde I. Ahmed ve Divanı başlıklı incelemesiyle yüksek lisansını (1991), Halkla İlişkilerde Dilin İşlevi adlı araştırmasıyla doktorasını tamamladı (1996).
Hazırlık aşamasında iken başladığı Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM) tarafından yayımlanmakta olan TDV İslâm Ansiklopedisi'nin telif ve redaksiyon heyetinde, -"ansiklopedinin imlâsı" ile ilgili- görev aldı (1987 -->).
1976 yılında başladığı yazı hayatını Düşünce (1976), Sedir (1980); editörlüğünü de yaptığı Hizmet (1994-1997); Diyanet (2004 -->), Dil ve Edebiyat (2009 -->; genel yayın yönetmenliğini yaptığı Köprü (TÜ Rektörlüğü yayını, 5 ve 6. sayılar [2014]); genel yayın yönetmenliği ve editörlüğünü yaptığı Uzunköprü (Uzunköprü Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu yayın organı) dergilerinde deneme, inceleme ve araştırma alanlarında sürdürdü.
İletişim ve Dil adlı eseri 1998 yılında Türkiye Yazarlar Birliği'nin “dil” alanında “yılın kitabı” ödülüne lâyık görüldü.
Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde “medya ve iletişim” dersi okuttu (2012). Trakya Üniversitesi’ne yardımcı doçent olarak atandı (2014). Halen Trakya Üniversitesi Uzunköprü Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu'nda öğretim üyesi ve Halkla İlişkiler ve Reklamcılık bölüm başkanıdır.
Kitapları: Halimiz Bir Lisan, İstanbul: İklim Yayınları, 1987; Sultan Ahmed ve Divanı, İstanbul: Akşemseddin Vakfı Yayınları, 1994; Bir de Böyle Düşünsek, İstanbul: İklim Yayınları, 1996; İletişim ve Dil, Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 1998; Sultan Ahmed Divanının Tahlili, İstanbul: Kitabevi, 1999; Eğitim Düşüncesi ve İletişim Kültürü, İstanbul: Bilge Kültür Sanat Yayınları, 2002; İletişimde İnsan Dili, İstanbul: Bilge Kültür Sanat Yayınları, 2002; Eğitimde İletişim Dili, İstanbul: Bilge Kültür Sanat Yayınları, 2002; Dinde İletişim Dili, İstanbul: Nesil Yayınları, 2004; Mesnevî’den Seçmeler, İstanbul: Bilge Kültür Sanat Yayınları, 2005; Ailede İletişim, İstanbul: Elit Yayınları, 2007; İslâm’da İletişim Kültürü, İstanbul: Hayat Yayınları, 2013; Genel İşletme, Kocaeli: Umuttepe Yayınları, 2015.
Tam adı:
Yrd. Doç. Dr. İsa Kayaalp
Unvan:
Türk Araştırmacı, Yazar
Doğum:
Çorum, Türkiye, 1 Ocak 1954
Okurlar
2 okur beğendi.
23 okur okudu.
11 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Derlediği Kitaplar
Sözler ve Alıntılar
"Meşhur olan bir menkıbeye göre İbrâhim b. Edhem avlanmaya çıktığı zaman hâtiften gelen bir ses, 'Sen bunun için mi yaratıldın, sana bu mu emredildi?' deyince irkilmiş, fakat yine devam etmiş; aynı sesi üç defa duyduktan başka eğerin kaşında da böyle bir ses gelince aklından inip çöllere düşmüştür. Yine İbrâhim b. Edhem, bu sırada yanında bir adamın belirdiğini görmüştür."
Sayfa 124 - Kitabevi
"İftirâkınla efendim bende tâkat kalmadı
Yahpâre oldu bu dil aşkda muhabbet kalmadı
Şol kadar ağlatdı ben bî-çâreyi hükm-i kazâ
Giryeden hiç Hazret-i Ya‘kûb’a nevbet kalmadı"
| Bahtî (1. Ahmed)
Sayfa 95 - Kitabevi
"Bahtî, Allah'ın adını anan kişinin kalbinin nurla dolacağını, vücudunun sıhhat bulacağını, güç olan işlerinin kolaylaşacağını, kederli gönüllerin derman bulacağını, çaresizlerin gerçek hürriyeti tadacağını, şaşırmışların doğru yolu bulacağını söyledikten sonra Allah'tan başka her şeyden ümidin kesilmesini, çünkü gerçek bir mümine Allah'ın yeteceğini, gerisinin boş işler olduğunu; ehl-i hâlin Allah'ı nasıl zikrettiğini görmesini, gönlünün mutluluğu için nefsin isteklerindeki gösteriş ve süsün terk edilmesi gerektiğini, kendisinin de bizzat yaşayarak aynı duygu ve inanca katıldığını belirtir."
Sayfa 106 - Kitabevi
"Dönemin büyük şeyhi olan Aziz Mahmut Hüdâyî'ye 'pederim' diyecek kadar bağlanan Sultan Ahmed, henüz on beş yaşında iken bir gün şeyh efendi sarayda abdest alırken suyunu bizzat dökmüş ve annesine de havlu tutturmuştu. Bu sırada Sultan Ahmed şeyhine: 'Bir keramet gösterir misiniz?' der. Hüdâyî de 'Şefketlü, abdest alırken suyu padişah döker ve valide sultan da havlu tutarsa, size gösterilecek bundan daha büyük kerametim ne olabilir?' karşılığını verir."
Sayfa 74 - Kitabevi
"Hırka-i saâdet etrafında oluşmuş önemli geleneklerden biri de Sultan Ahmed tarafından başlatılan, ramazanların on beşinci günü yapılan ziyaretlerdir. Bu ziyaret öğle namazından sonra başlar; güzel sesli imam ve müezzinlerin ayakta Kur'an okurken, birçok görevlinin hazır bulunduğu bir sırada padişah, şeyhülislâm, sadrazam ve diğer erkân hırkayı ziyaret ederlerdi. Hırka-i saâdetin gümüş tahtı ve altın anahtarlı altın sandukası sultanın huzurunda açılır, yedi ipek kadife bohça içindeki hırka çıkarılır, uçları su dolu bir kaseye hafifçe batırılarak ıslatılır ve bu su, dolu kazanlara taksim edilir, kazanlardaki su ise içilmek üzere dağıtılırdı. Bu âdet, daha sonraları hırkaya zarar verdiği gerekçesiyle sadece bohçanın bir kısmı ıslatılmak suretiyle devam ettirilmiş; II. Mahmud tarafından da tamamen kaldırılmıştır."
Sayfa 86 - Kitabevi
İletiler
" Bir de böyle düşünsek "
Hırsızlık eğer kötü ise yapılmadığı zaman kötüdür. Yoksa onun kötülüğünü kabul etmekle ahlâki bir davranış içinde olunmaz. 
İsa Kayaalp
Yorumlar ve İncelemeler
