Jane Goodall, İngiliz primatolog, etolog ve antropolog. Sekreter Jane Goodall'ın hayatının dönüm noktası, ünlü antropolog Louis Leakey'in asistanı olarak, 1960'ta Tanzanya'da şempanzeler üzerinde çalışmaya gitmesi oldu.
Henüz 26 yaşındaki Jane Goodall, hayvanlara duyduğu sevgiyle Tanzanya’ya gidiyor. Goodall’ın şempanzeler hakkında yaptığı araştırmalar, doğal yaşama dair o güne dek bilinmeyenleri ortaya çıkarıyor. 1964 yılında National Geographic, Goodall’ın araştırmalarını kayda alması için Hugo van Lawick’i Tanzanya’ya gönderiyor. Hugo ve Jane, bu vesileyle tanışıp evleniyor. ABD’li yönetmen Brett Morgen ise tam 50 yıl sonra ortaya çıkan 100 saatlik görüntüleri masasında buluyor ve bu muazzam hikâyeyi beyazperdeye taşımaya karar veriyor. Nihayetinde şahane bir belgesel-film yapıyor: ‘Jane’
Makul yaşam standartları ve bir dereceye kadar sosyal adaletsizliğin olduğu bir toplumda yaşıyorsak cömert ve barışçıl yanımız galip gelir; öte yandan ırkçılığın ve ekonomik eşitsizliğin hakim olduğu bir toplumda şiddet beslenir.
"Maalesef pek çok kişi şehirlerin iç kesimlerinde yaşıyor ve doğaya erişmeleri kolay değil. Ama biliyorsunuz, sadece bir ağacın altında oturmak ve dallarını incelemek bile, bu bile bir fark yaratır."
Jane Goodall şempanzelerin alet yapıp kullanabildiğini ortaya çıkarmış ve insanlığın hayvanlara bakışını bütünüyle değiştirmişti.
-
Daha sonra bir ilkokul öğrencisi, Goodall'a şunu sormuştu "Eğer onlarla konuşabilseydiniz şempanzelere ne söylerdiniz?" Kırık bir gülümsemeyle, "size ne kadar kötü davrandığımız ve buna hâlâ devam ettiğimiz için özür dilerim, derdim" diye yanıtlamıştı Goodall.
İlk defa bir Jane Goodall kitabı okuyorum. Belgeseller de ara ara görüşüne yer verilen bir bilim kadını olarak kitabını okumak güzeldi. Kitabın içeriğinde hayvanlar özellikle ilgilendiği şempanze David ile başlayıp; hayvan çiftlikleri, endüstriyel tarım, tohumların çok uluslu şirketleri tarafından alınmaya çalışması, organik tarıma yönelme ve