Osmanlı'nın en eski rüyası, göğsünden fışkıran ve yaprakları hıristiyanlığa mızrak gibi yönelen kader ağacıydı. İmparatorluk kentlerinin ve köylerinin tozlu meydanlarında hepsinde boğumlu, eğri büğrü bir ağaç vardır ve erkekler onun altında oturup dedikodu yapar.