John Robert Wooden (d.14 Ekim 1910 Martinsville Indiana -ö.4 Haziran 2010 Los Angeles ) eski bir ABD'li basketbol oyuncusu ve antrenörüdür.
UCLA basketbol takımı (UCLA Bruins) başkanı ve antrenörü olarak,10 kere NCAA şampiyonluğu ve 1967 1973 yılına kadar yedi seri şampiyonluğu yaşayarak tarihinin en başarılı teknik direktörü, ve başka antrenör dört seridan fazla şampiyonluğu yaşamamıştır . Onun aktif kariyeri boyunca „the Indiana Rubber Man“ lakabini almıştır.
Hayat bize bütün derslerin ancak her şey yolunda gittiğinde insana basit geldiğini öğretti. Rüzgârın yönü değiştiğinde ve etrafınızdaki şeyler yerle bir olup en baştan başlamanız gerektiğinde, o derslerin aslında ne kadar zor ve karmaşık olabileceğini keşfediyorsunuz.
Ceza ile ilgili; Hatta daha da önemlisi, özel durumlar oluştuğunda esnek davranabilme yeteneğidir. Sınırlar önemlidir evet, âmâ anlayışlı davranmak bazen bundan bile önemli olabilir.
Kişisel gelişim kitapları içinde çok göze batan bir kitap olmasa da efsane koç John Wooden ın tecrübelerini aktardığı ve bu tecrübelerinden yola çıkarak daha geniş ve genel anlamlarda okuyucularına düşüncelerini aktardığı, okuması keyifli ve akıcı kitabıdır.
Okuduğum en iyi basketbol kitaplarından biri diyebilirim.Özellikle antrenörlük alanında kendini geliştirmek isteyen herkesin okumasını tavsiye ediyorum. Biribirinden değerli insanların bakış açıları, oyunculara karşı davranışları, antrenman prensipleri ile ilgili çok sayıda değerli bilgi mevcut. Koç Wooden’ın hayatına etki eden ve hayatına etkisi olduğu insanları değerlendirdiği kitapta, mentorluk ve davranışlarımız üzerine nasıl bir yol çizmemiz gerektiği konusunda bizlere yol göstericidir. Bir araya gelmemizin mümkün olmadığı bu insanlardan eşsiz tavsiyeler almakta en güzel tarafı.
Birlikte sevgi ve uyum içinde yaşama ve takım ruhunu anlatan öğretilerle dolu bir kitap. İster 90 yaşında olun, muhatabınız da 10 yaşında olsun. Ona öğretecek, ondan öğrenecek çok şeyiniz olmalı. Bu süreç bitmişse, hayatın anlamı başka bir yöne kayar.
Basketbola ilgisi olanlar özellikle okumalı.
Mentorluğun, tek taraflı değil karşılıklı öğrenme olduğunu daha iyi kavradım.
" param çok, parmakla gösteriliyorum, herkesin gidemediği üniversirede okudum, kimsenin aklına ihtitacım yok" düşüncesinin ne kadar yersiz ve gereksiz olduğunu bu kitapta anlayacaksınız.