Sınır, hem Gürcü göçmen işçiler hem de Hopa'daki göçten etkilenen toplumsal kesimler açısından bakıldığında ekonomik fırsatlar sunan bir kaynak, geçim kapısı, kârı maksimize etmeyi amaçlayan bir araç olarak görülürken aynı zamanda biz ve onlar, bu taraf ile o taraf, burası ile karşısı, içerisi ile dışarısı aracılığıyla ulusal kimliği muhafaza eden onu yeniden üreten karışıklığı ortadan kaldıran bir aygıt olarak da işlev görmektedir.