Evliyanın büyüklerinden "Hatim-i Esam'a," birisi: Nasıl namaz kılarsın? diye sordu!
O, da şöyle buyurdu: Namaz vakti gelince, temiz bir kalple niyet ederek abdest alırım.
Abdest uzuvlarımı yıkar, kalben de tövbe ederim.
Sonra camiye giderim. Mescidi haramı gözümün önüne getirir. makam-1 Ibrahim'i iki kaş arasında tutar, cenneti sağımda, cehennemi solumda, sıratı ayaklarımın altında, can alıcı meleği arkamda düşünür, kalbimi Allah'u Tealaya ısmarlar, sonra tazimle Allah'u Ekber der. hürmetle kıyam, heybetle laraat, tevazuyla ruku, tazarru ile secde, hilm ile tahiyyat, şükürle selamı yerine getiririm
Benim namazım böyledir!
Başka bir ömekle; Imamı azamı "Ebu Hanife'den"
Birisi Imam'ı Azama gelerek şöyle dedi.
"Ya imam! Ben namazların şu içinde kalamar Namazdayken ya develerimi otlatıyor veya onlarla ilgileniyorum. Oysa siz, benden daha zenginsiniz.
Peki, siz ibadet zevkine nasıl erişiyor, buketlerinizi huşu
içerisinde nasıl yapıyorsunuz?" Imam'ı Azam da su ibret dolu ve düşündüren cevabı vermiş "Ben develerimi kalbime bağlamam ki, alura hağlarım" (Said
Demirtaş-Namazı yaşayanlar)