Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kürşat Demirci

Kürşat DemirciEski Mezopotamya Dinlerine Giriş yazarı
Yazar
Çevirmen
8.6/10
78 Kişi
297
Okunma
65
Beğeni
6bin
Görüntülenme

Hakkında

Kürşat Demirci, 1961 yılında İstanbul'da doğdu. 1980'de Fatih Vatan Lisesini, 1985'te İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü'nü (Prehistorya ve Eski Önasya Arkeolojisi) bitirdi. Aynı yıl Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde hazırladığı Tekvin'deki Yaratılış Kıssalarının Çivi Yazılı Kaynaklardaki Yaratılış Kıssalarıyla Mukayesesi adlı doktora tezini 1995 yılında tamamladı. 2008 yılında doçent oldu.2013 yılında Profesör unvanını almıştır.
Tam adı:
Doç. Dr. Kürşad Demirci
Unvan:
Akademisyen, yazar
Doğum:
İstanbul, 1961

Okurlar

65 okur beğendi.
297 okur okudu.
14 okur okuyor.
255 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Rabbinik (Geleneksel) Yahudiliğin temel kozmoloji ve antropoloji kuramı monoteist dinlerdeki eşdaşlarından çok da farklı değildir. Evrenin ve insanın yaratılışı sonradan, tanrının hür iradesi ve istemesi ile belli bir yaratılış emri çerçevesinde vuku bulmuştur. Tanrı hariç her şey sonradan mevcut olmuştur ve ontolojik olarak yaratılmış hiçbir varlık tanrıyla ortak unsura sahip değildir. Ex nihilo olarak adlandırılan bu yaratılış modelinde tek egemen tanrıdır, mahlukların varlığı tamamen onun iradesi ve hükmündedir. Burada üzerinde durulmayacak olan rabbinik yorumun yaratılış kuramının ana çerçevesi Tevrat'ın Tekvin kitabında veya diğer geleneksel metinlerde belirlenmiştir. Burada bizim ilgileneceğimiz konu tamamen farklı olan Kabalacı yaratılış kuramı olacaktır.
Reklam
Türkler Anadolu'ya geldiğinde, hiç olmazsa kısmen, kendini tüketmiş bir uygarlıkla karşılaşmışlardı. Bir bakıma Ortodoksluğun kaderi ile Bizans'ın kaderi aynı olmuştur. Türk'lerin İstanbul'u fethinden sonra Rusların Ortodoksluğa hami oluşu esasta semboliktir. "Tsarism"ı (1) Deli Petro'nun oyuncağı idi, Ruslar Ortodoksluğu ancak manipüle etmişlerdi; ama geleneği taşıyıcılık rolü hariç ihya edemediler. Komünizm ise Ortodoksluğun bir anlamda tükenişi oldu. (1) Ortodoks kilisesinin çarlığın egemenliğine mahkum oluşunu ifade eden bir terim.
Yayılma alanı olarak kendisine doğu yani Asya toprakları kalan Ortodoks kilisesi bunun dezavantajını yaşamış ve doğuyu bloke eden Müslüman uygarlığının yolunu tıkaması sonucu Rusya'dan öteye gidememiştir. Ortodoksluğun oluşum yüzyıllarında Batı coğrafyası Katoliklerce bloke edilmiş durumdaydı zaten. Güneyde ise hem Müslümanlar hem de Katolikler sıcak bölgelerin önünü kesiyordu. Bu coğrafi tıkanıklığa, bir de Ortodoks kültürün atıl, içe kapalı, mistik ve belli bir dönemden sonra misyona çok meraklı olmayan yapısı eklendiğinde niçin yayılma alanının belli bir bölge ile sınırlı kaldığı açıklanabilir hale geliyor.
Zaten Türkiye gibi henüz tarih bilincinin kendi kültürüne karşı bile oluşmadığı bir yerde Mezopotamya uygarlığına ilgi duymak lüks olurdu.
Dinlere katı bir tarihçi mantığıyla bakmanın dezavantajını dile getirerek Louis H. Jordan çalışmalar için daha geniş kapsamlı bir ifa­de olarak "Comparative Religion" tabirini teklif etmiştir... Amacı, dinleri yalnızca geriye doğru değil, aynı zamanda paralel bir şekilde yatay düzlemde de ele almayı öngörüyordu. İki veya daha fazla dini mukayese etmeyi esas alan Comparative Religion çalışmaları hermenötikin gündeme gelmesine önemli ölçüde katkıda bulunmuştur.
Sayfa 11 - İnsan YayınlarıKitabı okudu
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
104 syf.
·
Puan vermedi
·
22 saatte okudu
Kitap, Hinduizm'de kutsal sayılan Vedaları incelemiştir. Veda kelime anlamı olarak "bilgi" manasına gelmektedir. Grekçe'deki "foida", Got­ça'daki "wait", Almanca'daki "weiss", eski İngilizce'deki "wit" ve Latince'deki "video" bilmek manasına geliyor olup bu Sanskrit kelimeden türemiştir. Vedalar kesin olarak bilgimiz olmasa da M.Ö 1200'lü yıllara dayanmaktadır. Eldeki en eski metinler M.S 200 yıllarına aittir. Vedaların tüm dünya dillerine çevrilmesi ve dağılması da 18. yy'da Hint yarımadasının İngiliz işgaline uğraması sonucu gerçekleşmiştir. Hinduizm'de değişik Veda örnekleri olmasına rağmen, kitap; Rig, Sama, Yacur ve Atharva isimli dört Veda'yı konu almıştır. Vedalara dair metinlere kısmen yer verilmiş, daha çok Vedalar hakkında yazarın inceleme ve görüşleri ifade edilmiştir. Ayrıca Hindu kültürü ve İnanışının diğer inançlar arasındaki etkileşim de anlatılmış olup; Batı medeniyetinde panteizmin, İslam medeniyetinden de bilhassa İbn Hazm ve Biruni'nin Hinduizm'den etkilendiği fikri ilgi çekici ve araştırmaya değerdir. "Makalat", "ed-diyanat" ve "el-fırak" isimli eserlerin de bu felsefenin ürünleri olduğu da iddia edilmektedir. Keyifli okumalar dilerim.
Hinduizmin Kutsal Metinleri Vedalar
Hinduizmin Kutsal Metinleri VedalarKürşat Demirci · İşaret Yayınları · 200129 okunma
107 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Heves-Kursak Prototipi
Kürşad Demirci’yi pek çokları gibi ben de katıldığı Teke Tek programıyla tanıdım. Hocanın Vav Tv’deki programlarının bir kısmını ve Klasik Düşünce Okulu’ndaki Dinler Tarihi seminerlerinin de çoğunu izledim. Hocayı dinlerken kapıldığım his alana ve alanın tartışmalı kısımlarına, toplumun dinler tarihi alanına yaklaşımına fazlaca hakim olduğu için
Eski Mezopotamya Dinlerine Giriş
Eski Mezopotamya Dinlerine GirişKürşat Demirci · Ayışığı Kitapları · 201794 okunma
107 syf.
9/10 puan verdi
Temel bilgi için iyi bir başlangıç kitabı.
Eski Mezopotamya Dinlerine Giriş ... Ayışığı Kitapları markası altında Kürşat Demirci'nin kaleminden raflara çıkan eser adının hakkını veriyor. Konu başlığına tam bir giriş niteliğinde. Ben açıkçası araştırmalarımda izini sürdüğüm bazı ipuçlarını bulmak için okumak istemiştim ancak bunun yerine ne buldum gelin bir bakalım... Kürşat Demirci Samilerin inanç sistemleri ile Mezopotamya inanışlarının benzerliklerine dikkat çekse de kitabın bütününde bu detaylar pek karşımıza çıkmıyor. Bunun yerine antik Mezopotamya'da inanç sistemlerinin düşünce yapısını analiz etmeye yarayan veriler sunuyor. Bu açıdan bilgilenmek isteyenler için güzel bir eser. Benim araştırmalarım daha çok spesifik ritüel benzerlikleri üzerineydi, bunlara kitabın sonlarında rastlamak mümkün ancak yine de aradığım o çarpıcı detayları bulduğumu söyleyemem Her açıdan bir temel bilgi eseri. Mutlaka okunmalı.
Eski Mezopotamya Dinlerine Giriş
Eski Mezopotamya Dinlerine GirişKürşat Demirci · Ayışığı Kitapları · 201794 okunma