Tarih boyunca ekosistemden aldığımız Güneş enerjisini başka bir şeye dönüştürmeyi ve bunun yerine bedenlerimize ve toplumumuza faydalı hale getirmeyi öğrendik. Ekinlerimizi olgunlaştıran ve ormanlarımızı besleyen şey Güneş ışığıydı. Gerçekten de tarihimizin büyük bir kısmında, uygarlığın üretkenliği fotosenteze bağlı kalmış ve yerleştiğimiz topraklarda bitkilerden ne kadar hızlı yiyecek ve yakıt üretebildiğimizle sınırlandırılmıştı.