Louis-Jean Calvet

Dillerimizin Denizi yazarı
Yazar
7.4/10
7 Kişi
23
Okunma
0
Beğeni
830
Görüntülenme

En Beğenilen Louis-Jean Calvet Gönderileri

En Beğenilen Louis-Jean Calvet kitaplarını, en beğenilen Louis-Jean Calvet sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Louis-Jean Calvet yazarlarını, en beğenilen Louis-Jean Calvet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanlar, kuvvetlileri alkış­lamaya, bütün alçaklıkları tanrılaştırmaya hazırdır.
Hamlet, ruhunun inceliği, gerçeğe ve adalete olan aşkıyle hıristiyandır; ama onun ne olumlu bir ima­nı, ne de din hakkında belirli bir fikri vardır. Bu­nunla beraber aldığı kültür ona dini sırlara saygı göstermesini, din yasasının yüksek değerini duyma­sını öğretmiştir.
Reklam
Bir insanın daha iyiyi isteye isteye, sonunda yanlış hareketlerden kurtulmuş olmaya muvaffak olması; şüphesiz ki birçok noktaları aydınlatmıya elverişli güzel bir düşüncedir,
Hayata olduğu gibi hür­riyete de, ancak onu her gün yeniden elde etmek zo­runda kalan layıktır.
Muhayyelesi, kitaplarında okuduğu şeylerle, sihirler, kavgalar, meydan okumalar, savaşlarla, ya­ralar, ihtiraslar, aşklar, acılar, divaneliklerle dol­muştu; bütün bu hayaller zihninde o kadar yer et­mişti ki onları gerçek olarak görüyor, dünyada on­lardan daha gerçek bir şey tasavvur edemiyordu. . . Serseri bir şövalye olmak, atına binerek, tepeden tırnağa kadar silahlı, dünyayı dolaşmak, macera ara­mak, serseri şövalyelerin yaptıklarını yapmak, her türlü haksızlığı düzeltmek ve bin türlü tehlikeye göğüs gererek ebedi bir üne kavuşmak ; memle­keti için bundan daha faydalı, kendisi için bundan daha şerefli bir şey olmayacağını düşündü.
Don QuijoteKitabı okudu
“Yaşamak mı, yoksa ölmek mi, mesele burada. Kör talihin sapanlarına, oklarına zihninde tahammül göstermek mi daha mertçe olur, yoksa kaygıların ummanına karşı silahlanıp onları yok etmek mi? Ölmek: Uyumak. O kadar! Bir uykuyla kalp üzün­tüsünü, tabiatın bedene miras olarak verdigi bir acı­yı sona erdiriyoruz diyebilmek, candan gönülden istenecek bir son olur. Ölmek, uyumak. Uyumak: Belki de rüya görmek! Ya, dert orada: Çünkü bu ölümsüz kalıbı üstümüzden sıyırıp attıktan sonra, ölüm uykusunda kimbilir ne rüyalar görürüz düşün­cesi bizi durmaya zorluyor. Yaşamak felaketini uzatan, işte bu düşünce. Yoksa - insan bir hançer­le kendi işini kendi halledebilirken - zamanın sil­Iesine, hakaretlerine, zalimin haksızlıklarına, ken­dini begenmişin küstahlıklarına, karşılıksız kalan aşkın acısına, kanunun ihmaline, mevki sahibinin kibrine, sabırla gösterilen Iiyakatin değersizler elin­de hor görülmesine kim tahammül ederdi? Meşak­katli bir hayatın yükü altında inleyip ter dökmeye kim razı olurdu? Ne çare ki, ölüm - sınırlarını aşan yolculardan hiçbirinin geri gelmediği o bilinmez ül­ke - ardında da belki bir şey vardır korkusu, zih­nimizi şaşkın ederek bizi, bilmediğimiz musibetlere düşmektense içinde olduklarımıza tahammül ettiri­yor”
Reklam
71 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.