Lucia Brown Berlin (12 Kasım 1936 - 12 Kasım 2004) Amerikalı kısa öykü yazarıydı. Küçük, sadık bir takipçisi vardı, ancak yaşamı boyunca kitlesel bir izleyici kitlesine ulaşmadı. Ölümünden on bir yıl sonra 2015'te, seçtiği öykülerden oluşan A Manual for Cleaning Women'in yayımlanmasıyla ani bir edebi üne kavuştu. İkinci haftasında The New York Times en çok satanlar listesine girdi ve birkaç hafta içinde önceki kitaplarının toplamından fazla sattı.
Yayınevinin tanıtım yazısında “yaşamı süresince gölgede kalan ve ölümünden yıllar sonra ‘bulunan’ bir yazar” deniyor Berlin için.Kitabını okuyunca hikayelerini nereden bulup buluşturduğu daha anlaşılır hale geliyor.Bu kitabın içindeki tüm kadınlar gölgelerden toplanmış.Herkesin gördüğü,ama kimsenin fark etmediği, sıradan kadınlar bunlar.
Kendi
Bizlerin yani kadınların müthiş öyküleri var bu kitapta. Acil servis görevlisi, temizlik işçisi ya da çamaşırhanede çalışan birbirinden farklı kadınların hikayelerini anlatmış Lucia Berlin. Tüm dünyayı sırtında taşıyan ama yine de ayakta durmayı başaran, güçlü kadınlar bunlar.
Aslında öykülerin içerisine kendi hikayesini de saklamış. Çünkü Lucia’nın babası maden mühendisi. Ve Lucia tüm çocukluğu boyunca maden kamplarında, çeşitli şehirlerde ve ülkelerde yaşamak zorunda kalmış. Yani hiçbir yere tam olarak bağlanamamış ve birbirinden çok farklı hayatların içerisinde büyümek zorunda kalmış. Kendisi de hayatı boyunca çalışmış ve çocuklarını da bir çalışan anne olarak yetiştirmiş.
Öyküleri kitap olarak yayınlanmış ancak çok küçük bir okuyucu kitlesine ulaşmış. Ve 2004 yılında aramızdan ayrılmış. Bundan tam on yıl sonra ise olması gereken ününe kavuşmuş.
Öyküler içerisinde ben en çok kitaba ismini veren ‘’Temizlikçi Kadınlar İçin El Kitabı’’nı sevdim. Çok keyifliydi, kesinlikle tavsiye ederim.
Hem okuması hem de yazması en zor tür şiirden sonra öyküdür.
Romandaki gibi belli bir kurguya kapılıp gitmek ve sürükleyicilik okuma acisindan cok daha rahattir. Ama öykü gibi az sözle çok şey anlatıp hem de kişiyi duygudan duyguya sürüklemek, her öyküde durup düşünmek hic kolay değildir. O yüzden yavaş yavaş sindirerek okunmali.Bir oturuşta bitirilmemeli,zamana yayılmalı.
Lucia Berlin 'in öykülerini de öyle okuyorum. Ölümünden 11 yıl sonra yayımlanan ve dünyada büyük bir okuyucu kitlesine ulaşan öyküler bunlar.Kendisi yaşarken de küçük.bir kitle tarafından takip edilirken hem dört çocuk büyütmüş hem sağlık sorunlarıyla uğraşmış hem de yazmış. Öyküleri otobiyografik ozellikler taşıyor. Yalniz kadınlar, tek başına çocuk büyüten anneler, temizlikçiler,çamaşırcılar ,öğretmenler, sağlıkçılar ve kırık kalpler.....Tekmili birden bu kitapta.Okuyun.....