Mahmut Elgörmüş sözleri ve alıntılarını, Mahmut Elgörmüş kitap alıntılarını, Mahmut Elgörmüş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kuran- Kerim tercümesini, Kuran-ı Kerim yerine okumak haramdır. (Fetava-i Fikhiyye, s. 37)
Tercüme demek yabancı bir dilin kendi dilinde okunması demektir. Yani anlamak için mecbur olduğunuz bir şeydir.
Geriye iki seçenek kalır. Ya Arapça öğreneceksiniz ya da bilen
birisinden dinleyeceksiniz.
Biz de şöyle bir soru ile cevap verelim. Hadislerin de vahiy (gayrimetluv vahiy) olduğunu savunan bu fıkıh âlimlerine
göre aynı hüküm neden hadisler için de geçerli değil? Neden
hadisler her yerde Türkçe okunur, yazılır, anlatılır? Sadaka kutularının üstüne "Sadaka ömrü uzatır." iftirası Türkçe yerine Arapça neden yazılmıyor? Neden haram değil?
Hedef metal 1 lira ise Türkçe yazmakta sıkıntı yok! Sorsanız anlaşılması için diyenler aynı mantığı Kur'an için kuramıyor.
"Onların da çoğu, ortak koşmadan Allahı onaylamaz."
(Yusuf 12/106)
Ortak koşmadan iman edenin ne kadar az olduğunu vurgulayan âyettir. Düşünmeye sevk etmesi beklenir fakat çoğunluk âyeti onaylarcasına hayatında sayısız kişi ve eseri
Allaha hüküm koyucu olarak ortak kabul ediyorlar. Sorsanız farkında değiller. Hâlbuki hiç kimse hem Allaha iman ediyorum hem de Firavun Tanrı'dır demez. Burada Allah'ın sıfatlarının başkasına verilmesi kastediliyor. Anlaşılmasından endişe edildiği için Saklanıyor.
Kuran'ı Kerim
'' Ant olsun ki ; onların kıssalarında sağlıklı düşünen temiz akıl sahipleri için ibretler vardır, alınacak dersler vardır. Bu uydurulan bir hadis değildir. Bilakis kendinden öncekileri onaylayan ve herşeyi ayrıntılı olarak açıklayan ve aynı zamanda inanan halklar için bir yol gösterici ve bir rahmettir..
55- Namazin ilk ve son oturuşlarında tahiyyat
duasının hükmü nedir?
Hanefi -İlk ve son oturuşta vacip
Maliki- İlk ve son oturuşta sünnet
Şafii- İlk oturuşta sünnet, son oturuşta farz
Hanbeli- İlk oturuşta vacip, son oturuşta farz
Tahiyyat olarak bilinen namazda son oturuşta okunan, âyet olduğu zannedilen, fakat kesinlikle âyetle bir bağlantısı bile olmayan bu dua maalesef namazın şartı olarak müslümanlara verilmiş. Bu duanın içinde Peygambere selam var. Yani sünnet olamaz. Bunu sünnet olarak kabul etmek Peygamber kendi kendine selam verdi manasına gelir. İlle de sünnet olarak kabul edilecekse her namaz kılan kişi kendisine selam vermeli. Fakat okuduğunun manasını bilmeyen, ne dediğini
bilmeden namaza duran, babasından duyduğunu da maalesef âyet zannediyor.
Bizim gibi gösterenlere de bu kadar âlim bilmiyor da sen mi biliyorsun eleştirisi
geliyor.
199) Saklanan Hadis
"Şeytan elbiselerinizi kullanır. Öyleyse biriniz elbisesini çıkarttığında bir daha giyinceye kadar onu katlasın. Çünkü şeytan katlanmış bir elbiseye giremez."
Camiü's-Sağir, no:4966
"Çıkarttıiğınız elbiseyi yıkayın." demediğine göre yatmadan önce çıkartılan elbiseyi kastediyor olabilir. O kadar zavallı
bir şeytan var dağınık elbiseyi giyiyor katlı elbiseyi giymiyor. Edepli bir şeytan olmalı ki çıplak gezmiyor. Bu tür iftiraların amacı nasihat verirken ya da ev halkına güzel bir şey yaptırabilmek için Şeytana, Resul dedi diyerek
atılan bir iftira olarak kalıyor.