Mahmut Esat Güven

Adalar Adalılar yazarı
Yazar
8.5/10
2 Kişi
9
Okunma
0
Beğeni
616
Görüntülenme

Hakkında

12 Şubat 1953'te Kars'ta doğdu. İnşaat Mühendisi; Ankara Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Mühendisliği Bölümü'nü bitirdi. Serbest inşaat mühendisi olarak çalıştı. Orta düzeyde İngilizce bilen Güven, evlidir. 22 Temmuz 2007 Genel seçimlerinde AKP' den Kars milletvekili seçilmiştir. 15 aralık 1977 günü Ankara-Kızılay’da ülkücü genç Hüseyin Uçar'ı tabanca ile vurarak öldürdü. Olay ardından mimarlar odasına saklanmıştı. Polis mimarlar odasına baskın yaptı. Mahmut Esat Güven'i iki tabanca ile yakaladı. Mahkeme aşamasında beş tanık katili teşhis etti. Mahmut Esat Güven'in adam öldürmekten 20 yıl ağır hapsine ve müebbet kamu hizmetlerinden yasaklanmasına karar verildi. 9 yıl cezaevinde yattıktan sonra tahliye edildi. 1977'de sağ görüşlü Hüseyin Uçar'ı öldürmekten hüküm giymesi ve buna rağmen 2007'de AK Parti'den milletvekili seçilmesi kamuoyunda tartışma yaratmıştır.
Unvan:
Siyasetçi
Doğum:
Kars, 12 Şubat 1953

Okurlar

9 okur okudu.
2 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Şubat ayı içerisinde soğuk bir akşamüstü Siyasal Yurdu’nun kantininde oturuyorduk. Zayıf, yaşlı bir kadın üstünde siyah man­tosu ve başörtüsüyle kantinin giriş kapısına yakın bir masada tek başına oturuyordu. Üzgün ve çaresizdi. Hüdai Arıkan’ın annesi olduğunu söylediler. Hava iyice karardı, saat de geç olmaya başlamıştı. Bu yaşlı kadınla kimse ilgilenmiyordu. Nihayet yanına giderek oturdum. Halini hatırını sorduğumda karamsar ve üzgün bir şe­kilde “Canım yavrum Hüdaimi görmeye geldim ama göstermiyorlar. Hüdai artık bizim çocuğumuz, onu artık görmeye gelme diyorlar” diye dert yanıyordu.
Necdet Adalı'nın Son Mektubu
"Sevgili anneciğim ve babacığım, sizleri ve ezilen halklar adına mücadeleyi erken bırakmak zorunda kaldığım için üz­günüm ama bundan ve içinde bulunduğum durumdan dolayı hiçbir zaman pişmanlık duymadan ve şu kısa yaşamım içerisinde hiçbir şahsi çıkar gözetmeden ezi­len halklar adına verilen mücadelede yerimi almaya çalıştım ve bundan dolayı gurur duyuyorum. Hâkim sınıfların göstermek istediği gibi bizler hiçbir zaman savunmasız insanlara karşı katliam girişiminde bulun­madık. Fakat onların bizi böyle göstermeleri ve faşist­ lerle bizi aynı kefeye koyarak cezalandırmaları, bizim nezdimizde ezilen halkların mücadelesine yapılan bir saldırıdır. Anneciğim ve babacığım, sizlere kısaca bah­settiğim gibi hiçbir pişmanlık duymuyorum. Sizlerin de ezilen halklar uğruna verilen mücadelede katledilişim­den dolayı üzülmemenizi ve bundan gurur duymanızı bekliyorum. Ağabeylerime ve ablalarıma da yazmak isterdim; fakat buna olanak yok. Kendilerine çok se­lamlar. Burada satırlarıma son verirken hürmetle elle­rinizden öperim. Arkadaşlara selam. ” Hoşça kalın 7 Ekim 1980, Ankara
Reklam
Çay ocağını çalıştırmak için Ankara Başsavcısı'na torpil yapmak gerekirdi. İnsanlar dışarıda bu tür suçları işledikleri için cezaevine düşmüşlerdi ama aynı suçları burada devlet görevlilerinin himayesinde devam ettiriyorlardı.
Sayfa 62 - 1978 Ankara Merkezi Kapalı CezaeviKitabı okudu
“Gitmesin gözlerinden pırıl pırıl arzular Eksilmesin yüzünden o tebessüm o bahar Seni tanrı korusun, kem gözlerden saklasın Kader hep gülsün sana mutluluk gölgen olsun...”
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
200 syf.
7/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Bu inceleme kitaptan çok kitabın yazarı ile ilgilidir. Dünün sosyalisti bugünün popülisti M. Esat Güven akla ilkeli olmanın, omurgalı olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha bize anımsatıyor. Mehmet Esat Güven, 12 eylül öncesi kurtuluş sosyalist dergi grubu’nun yönetici kadrosunda bulunduğu gerekçesiyle 1977 ekim ayında cezaevine girdi. 9 yıl cezaevinde kalan, 20 yıl hapis cezasına çarptırılan güven, 2007’de ak parti’den milletvekili seçildi. 12 eylül, en büyük darbeyi meclis’e vurdu. Kitabında da anlattığı gibi 12 eylül döneminde idam edilen devrimcilerin en yakını olan Güven, bunu gururla söylemen, 2010'da zamanın başbakanının Necdet Adalı ve Erdal Eren'in idamlarından bahsederken o konuşmaya alkış tutarken hiç mi vicdanın sızlamadı ? İdam edilenlerin kemiklerini sızlattın bu duruşunda. Bazen ilkeli olmak en büyük erdemdir ve herkese nasip olmaz diyor bu incelemeyi bitiriyorum.
Adalar Adalılar
Adalar AdalılarMahmut Esat Güven · Sokak Kitapları Yayınları · 20129 okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
Yazar Mamak, Ulucanlar ve Afyon cezaevindeki anılarını anlatıyor.Geçmişte yaşanan sağ sol kavgasından ve topluma etkilerinden bahsediyor.Haksız yere adam öldürme suçundan hapse girdiğini söylüyor.1980 darbesinin ilk infaz ettiği kişi olan Necdet Adalı ile de yakın arkadaşlar.Koğuşta yiyip içtikleri ayrı gitmiyor.Onla yaşadıkları olayları da anlatıyor.Günlerce süren, gardiyanların işkencelerini anlatıyor.Kitap önyüzündeki resim 1978de ulucanlarda çekilmiş.
Adalar Adalılar
Adalar AdalılarMahmut Esat Güven · Sokak Kitapları Yayınları · 20129 okunma