Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Marc Lachièze-Rey

Marc Lachièze-ReyEinstein Plajda-Herkes İçin Görelilik yazarı
Yazar
7.0/10
2 Kişi
9
Okunma
0
Beğeni
255
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Yazar
Doğum:
16 Ağustos 1950

Okurlar

9 okur okudu.
8 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Özel görelilik zamanı ortadan kaldırdığı için zamana özgü niteliklerin çoğunun buharlaşıp gitmesi şaşırtıcı değildir: Eşzamanlılık, öncelik, kronolojik geçmiş, şimdi ve gelecek nosyonları da ortadan kalkmıştır. İşte size güzel bir temizlik. Yine de zamandan daha temel nitelikte bir varlık hâlâ sapasağlam durur: Uzay-zamanın nedensel yapısı.
Pratikte Newtoncu teori "tıkır tıkır" işler: Dünya'da cisimlerin düşüşünden gezegenlerin ve uyduların hareketlerine, daha önce Kepler'in keşfettiği gibi bunların yörüngelerinin eliptik oluşuna kadar her şeyi açıklar. Söz konusu elipslerin özelliklerini betimleyen "Kepler yasalarını" da kapsamaktadır. Ayrıca kuyruklu yıldızların periyodik dönüşlerini ya da yeni gezegenlerin varlıklarını öngörür. Nitekim 1846'da Fransız Urbain Le Verrier Neptün'ü gezegenin kütleçekim etkisinin Uranüs'ün yörüngesinde yol açtığı "bozulmadan" hareketle keşfeder. Dünya'daki ya da uzaydaki nesnelerin uyuyor göründüğü böyle sağlam bir teoriden kuşku duymak için a priori hiçbir neden yoktur! Gelgelelim kendisinden önceki birçok kişiden sonra Einsten teoriyi bu kez felsefi ve kavramsal açıdan incelediğinde işin rengi değişir. Ortaya çıkan ciddi sorunlar, verimine ragmen teorinin uygunluğuna gölge düşürür. Bu "derinlemesine" inceleme Einstein'ı, yaklaşık on yılını alacak düşünsel bir arayışa girişmeye sevk eder.
Reklam
Sıradan ölçümlerimizin kesinliği, Dünya üzerinde "ortak bir zaman"ın akmadığını görmemizi engeller. Temel ya da kavramsal bir düzeyde doğadaki olguların tüm nesneler için geçerli bir zaman anlayışıyla uzlaştırılmasının imkansız olduğunu anlamak çok önemlidir. Böyle bir anlayış bugün artık miadını doldurmuştur. Dünya'nın doğası üzerine teorik ya da felsefi bir düşünme sistematiginde yeri yoktur. Kendi zamanımız ise Dünya'nın değil olsa olsa bizim Dünya'ya dair algımızın nasıl işlediğini düşünmek için uygun bir kavram olarak kalır.
İkizler paradoksu
Kendinin süresi anlayışı sayısız tartışmaya yol açmıştır. En meşhur tartışma, Einstein'ın teorisinin yayımlanmasından sadece birkaç yıl sonra, 1911'de Fransız fizikçi Paul Langevin tarafından başlatılmıştır. Langevin'in "düşünce deneyi", biri Dünya'dan hiç ayrılmayan, diğeri ise son derece hızlı bir füzeyle uzaya fırlatılıp daha sonra Dünya'daki kardeşinin yanına dönen ikizler hakkındadır. Yolculuktan sonra Dünya'ya dönen kardeş, ikizinin kendisinden daha yaşlı olduğunu görür! Paradoks olarak ünlenmiş bu durumun aslında gayet basit bir açıklaması vardır. Her bir kardeş, diğerininkinden farklı olan kendi tarihini yaşar. Bu iki tarih, aynı noktada başlayıp bitse dahi, uzay-zamanın farklı iki eğri parçasıyla temsil edilir. İki eğri parçasının uzunlukları farklıdır. Bunlar da ikizlerin yaşadığı (hissettiği, ölçtügü) iki ayrı kendi süresine karşılık gelir. Bunlar birbirlerinden mutlak anlamda bağımsızdır ve farklı değerlere sahiptir.
Bir olayın bir diğeriyle eşzamanlı, ondan önce ya da sonra meydana geldiğini söylemek artık mümkün değilse bile iki olay arasında "nedensel bağ" olup olmadığı matematiksel bir kesinlikle ileri sürebiliriz. Arada bir bağ varsa, bir olay "nedensel açıdan" diğerinden önce gelir. Fakat kronolojik açıdan önce gelmez, zira kronoloji sadece son derece sınırlı bir yerellik içinde anlamlıdır!
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok