Petra’nın kafası çok karışık! Zengin bir hayal gücü var. Kendini konumlandırmaya çalışıyor. Değişime hemen ayak uyduruyor. Kendini önemsiyor, farklı ve değerli buluyor. Kendini arayışında en son kendisi ile barışıyor. “Taştan da kahraman olur mu ?” demeyin, bal gibi olmuş. Çok da sevimli olmuş. 5 yaşındaki kızımla biz çok sevdik.
PFC’nin yaygınlaştığı günümüzde çocuk felsefe kitabı olarak dikkat çeken Petra, metaforik bir okul öncesi çocuk kitabı. Minikleri sorgulamaya, düşünmeye sevk ediyor. Dil akıcı, sayfa düzeni ve resimler çok güzel. Nesin yayınevi kitap okur kitlesini +3 olarak belirlemiş. Bence daha bile erken Petra ile tanışılabilir. Sonundaki tekerleme
çok hoştu. Umut, değişim, gelişim, zengin bir kendini keşif, zengin bir hayal gücü ile çocuklara sunuluyor. Biz çok sevdik; okuyun siz de seveceksiniz :))
Hımm, taş olmak o kadar kötü değilmiş aslında. Yarın ne olacağım acaba? Kimbilir…
Endişelenmeye gerek yok. Ben bir taşım, bu da benim yuvarlanışım. Her taş nasıl yuvarlanıyorsa öyle işte.
Kim ya da ne olduğunu anlayamayan Petra’nın kendini bulma hikayesi.
Tatlı ve kalbimi feth eden görsellerinin yanında bir tutam sürpriz bir tutam mizah, sonunda ortaya lezzetli bir hikaye çıkmış.
Etkinliğin sonu, çocuklarla taş boyama yapmak iÇin de oldukça müsait. Hem aktivite hem felsefe için kullanabilecek çok yönlü bir kitap olması da avantaj.
Bu arada Petra sonunda, Petra olduğunu öğreniyor. Önemli olan da bu değil mi?